Japonca Özel Ders ~ Merhaba, ben Ceyda. Japonca Öğretmenliği bölümünden mezunum ve 3 yıldır özel ders veriyorum.

Ceyda hakkında daha fazla bilgi edin

• Bu dili doğdunuz ve yaşadığınız yerden dolayı mı biliyorsunuz yoksa bir öğretmeniniz size öğrenme isteği mi verdi?

  Aslında benim Japonca öğrenme yolculuğum uzun yıllara dayanıyor. Küçükken Kore dizileri izlemeye başladığımda birkaç Korece kelime öğrenmiştim. Sonra animeleri ve Japon dizilerini keşfettim. Japonca bana daha çekici geldi. Japonca okursam mutlu olacağımı biliyordum. Bu yüzden çalışıp çabalayıp Japonca Öğretmenliği bölümüne girdim ve 5 sene boyunca keyifle Japonca öğrendim.

• Sizce bu dilin kültürünü temsil eden yaşan veya geçmişteki, hayali veya gerçek kişi kim?

  Tek bir kişiden bahsedemem ama bence samuraylar! Hem katanaları ve tarzları hem de samuraylığın felsefesi ile adeta küçük bir Japonya gibiler.

• Bu kişinin özellikle sevdiğiniz bir deyişi, sözcüğü, geleneği veya tipik bir davranışı var mı?

  Samuraylar sadece kılıç kullanarak savaşan savaşçılar değil, aynı zamanda erdemli bir yaşamı seçen kişilerdir. Dürüstlük, doğruluk, cesaret, sadakat, onur ve saygı gibi erdemleri bir samuray ve bir insan olarak hayatlarına entegre ederler.

• Akademik, mesleki veya kişisel anlamda bu dili öğrenmek neden önemli?

  Japonca okullarda öğretilen bir dil değil, seçmeli ders olarak da rastlamıyoruz. Ama insanların bir kısmı benim gibi Uzak Doğu kültürüne ve diline meraklı, bunu görebiliyorum. Aynı zamanda Japonca zor olmasıyla da bilinen bir dil. O yüzden özel olarak ilgili olan herkes bu dili öğrenmeli diye düşünüyorum. Çünkü bu bir hobiyi daha ileriye, profesyonelliğe taşımanın bir yolu.

• Bu dilin en belirgin zorluğu ve öğrenilmesini kolaylaştıracak yönü nedir?

  Tabii ki de Kanji. Sayısı 100 bini aşsa da Japonların günlük hayatta kullandığı Kanji sayısı 2 3 bin ile sınırlı kalır. Ama bu yine de dili yeni öğrenen biri için fazla bir sayı. Kanji çalışmak zorlayıcı olsa da bazı basit seviye kanji türlerini şekillerinden kolayca ayırt edebiliriz. Her kişinin kendine göre oluşturduğu bir kanji çalışma sistemi var. Benim için bu küçük kağıtlara kanjileri yazmak ve onları bulduğum her yere yapıştırmaktı. Şekillerini ve okunuşlarını öğrendikçe de onları çıkarıp yenilerini yapıştırıyordum. Bunun haricinde çeşitli uygulamalardan da oyun oynar gibi kanji çalışabilirsiniz. Japoncanın en zor yanı olmasına rağmen bu yöntemlerle hem öğrenmek kolaylaşıyor hem de daha eğlenceli bir hâle geliyor.

• Alanınız veya eğitiminizle ilgili bize anlatmak isteyeceğiniz bir anınız?

  Japon öğretmenlerimle 5 yıl boyunca vakit geçirmek bana Japon kültürünü tanıma fırsatı sağladı. İyi bir gözlemci olduğumu düşünüyorum. Bu yüzden olaylara veya kişilere verdikleri tepkileri iyice analiz etme fırsatım oldu ve kendimce Japonlara dair bir stereotip oluşturdum. Kibarlıkları beni her zaman etkiledi ve benim kişiliğimin gelişmesinde de büyük katkıları oldu. Zaten dile dair hevesimin bu kadar canlı kalabilmesinin sebeplerinden biri de budur. Aldığım eğitimden çok memnunum ve geçmişe dönsem hiç şüphesiz tekrardan bu alanda eğitim almak isterdim.

• Seyahat anılarınızı anlatarak sizi biraz daha tanımamıza yardımcı olun.

  Henüz Japonya'ya gitme fırsatım olmadı ama önümüzdeki 1 2 yıl içinde bir seyahat gerçekleştirmeyi düşünüyorum. Japonya'yı gezmeden gezmiş kadar olan ben için bütün öğrendiklerimi deneyimleyebileceğim ve leziz yemeklerini tadabileceğim günün gelmesi için sabırsızlanıyorum.

• Kendinizi birçok dilde ifade edebilme kapasiteniz yanında sizi Superöğretmen yapan şey nedir?

  Öğrencilerimi gözlemlerim ve nelerden hoşlandıklarını, hangi öğretim yönteminin onlar için en yararlı olabileceğini düşünüp ona göre ders hazırlarım. Bu yüzden her öğrenciye farklı materyallerle ders hazırlıyorum. Dersler bazen öğrencileri sıkıp uyku moduna da sokabiliyor bunu da farkında olarak sohbet etmeye ve ilgi alanlarımızdan konuşmaya özen gösteriyorum. Bizim için ders hiçbir zaman tamamen teknik bilgiden oluşmuyor. Yaptığımız hatalarla, bazen okuyamadığımız yerlerle (benim de bazen dilim dolanıyor) dalga geçip olayı eğlenceli bir hâle getirmeye çalışıyorum. Öğrencilerim yaptığım esprilere gülünce de ayrıca mutlu oluyorum. Öğretmenlik benim için öğrencilerle kurduğum bir arkadaşlık ilişkisi gibi, bunun yanında bilgilerimi paylaşıp kendi öğrendiklerimi onlara da öğretmeye çalışıyorum. İletişim ve anlayışa çok önem veriyorum. Öğrencilerimin de memnun olduğunu görüp duyuyorum ve bu benim için kendimle gurur duyduğum bir başarı.