Lise, üniversite ve KPSS sınavlarına hazırlık için deneyimli Türkçe öğretmeninden pratik Türkçe dersleri.

Menekse hakkında daha fazla bilgi edin

• Ne zamandan beri ders verdiğiniz alanla ve özel ders ile ilgileniyorsunuz?

  15 senedir ders verdiğim alan ile ilgileniyorum. Özel ders vermeye öğrencilik yıllarımda başladım. Eğitim yöntemlerinden birisi de Akran öğretimidir; dersi anlayan öğrenci terimsel ifadelerin hepsini bir kenara bırakarak anladığı ve anlamlandırma yaptığı şekilde, akranına konuyu anlatır ve anlaşılması için uğraşır. Öğrencilik yıllarımdan itibaren aktarılanı dinlemeye, anlamaya ve anladığımı da ilgilisine aktarmak için nasıl bir yol izlemem gerekirse üzerine düşünerek en verimli yolu seçmeye gayret ederim. Şimdi de öğrencilerime ve velilerime sadece kitabi bilgiler destesi yerine, öğrencimizin asıl ihtiyacı nedir? Velimiz ile nasıl bir iş birliği yürütebiliriz? Şeklinde bir yol haritası oluşturup ardından bu rotada ilerleyebiliyor muyuz? Bunun takibini yapıp süreç başı, içi ve sonu olmak üzere ölçümler yapıp çıkan sonuçlara göre geliştirmeler ve düzeltmeler ile birlikte bir yol yürüyoruz.

• Ders verdiğiniz alanla, ders vermekten keyif aldığınız konularla ilgili bize daha fazla bilgi verin (bir de ders vermekten hoşlanmadığınız konular)!

  Türkçe üzerine özel ders vermekteyim. Alan üzerine konuşmak gerekirse; bir anadili kullanıcı olarak bu dili neden kullanırız? Kelimeler düşünceleri, düşünceler duyguları yaratır. Kelime bilmeden düşünemeyiz, düşünmeden fikir üretemeyiz. Bir insanı diğer canlı varlıklardan ayıran başat nokta ise düşünebilmesidir. İletişim kurmak ve en verimli şekilde iletişimi yönetip anlamak ve anlaşılmak için dili bilmek ve ona hâkim olmak şart. Sınav öğrencisi de olsa, ders öğrencisi de olsa toplumu oluşturan bireyleri olarak dili en başarılı şekilde öğretmek hedeflerim arasında. Sınavlarda ölçümü yapılan da dil konusunda ne kadar yetkin olunduğudur. Ders verirken özellikle sevdiğim veya sevmediğim bir konu yok aslında. Öğrencinin ihtiyacı nedir ve ne ölçüde bu ihtiyacı giderdik; bu öğretebilme duygusunun yaşattığı mutluluk sanırım kelimelerle ifade edilmesi zor bir durum. Öğrencimin, hocam bunu daha önce anlamamıştım artık anlıyorum, dediği her ders en sevdiğim dersim.

• Neyden ilham aldığınızı anlatın, sizi etkileyen bir öğretmen veya şarkı bile olabilir!

  İlkokul 1. Sınıfa başladığım zaman peltek bir öğrenciydim. Ve 1. Sınıfta iki öğretmen değiştirdim. İlk öğretmenim peltek olmam ve bunun getirdiği çekingenliğimi iyi analiz edemediği için beni başarısız bir öğrenci kabul edip benden vazgeçmişti. Fakat ikinci öğretmenim Saygıdeğer Ayşenurcu hocam benimle birebir ilgilendi, benden vazgeçmedi ve ben 2. Sınıfa normal konuşabilen başarılı bir öğrenci olarak başladım. Akademik hayatım boyunca da başarılı bir öğrenci oldum. Öğretmenlik diğer bir deyişle toplum mimarı olmak tam olarak Ayşenurcu hocamın yaptığı şeydi ve benim de hayalim o zamandan beri işini severek yapan, öğrenci kazanan bir öğretmen olmaktı. Bugün tam olarak hayalini kurduğum mesleği yapıyorum ve mutluyum.

• Size göre alanınızda iyi bir uzman olmak için gerekli yetkinlikler nelerdir?

  Bir önceki soruya verdiğim yanıt üzerinden ilerlersek sadece alanın teknik bilgisi kesinlikle yeterli değil ama bu bilgiye sahip olmak ön şart. Bu sebeple iletişim, sosyoloji, sanat ve aslında öğrenmeyi öğrenmek, değişimi ve gelişmeleri takip etmek alanda uzmanlaşmanın anahtarı. Dil ediniminde de dört temel beceriden bahsederiz; okuma, yazma, dinleme ve konuşma. İyi bir yazıcı ve konuşmacı olmanın yolu, kaliteli ve istikrarlı bir okuyucu ve dinleyici olmaktan geçiyor. Yapılan tüm işlemler önemsenerek ve çözümün parçası olmak adına yapılırsa problemlerin yüzde doksanı ortadan kalkıyor. Bu ise ilerlemeyi ve alanda yepyeni ufuklar açılmasını sağlıyor.

• Alanınız veya eğitiminizle ilgili anlatacağınız bir anınız?

  Anlatacak çok anı çok yaşanmışlık var sanırım buraya sığdırmak çok zor. Fakat Dilbilim uzmanı olmak da bir hayalim aslında. Lisans tezimi de -dilbilimin alt dallarından anlambilim alanında- bakmak ve görmek sözcüklerinin çok anlamlılığı üzerine veri tabanı oluşturarak ve ulusal derlem üzerinden karşılaştırmalar yaparak verdim. Kısaca bakmak, göz organının göz kapakları açıkken yaptığı eylemdir, diye tek bir anlamını açıklayabiliriz. Fakat görmek, baktığın her ne ise onun ruhuna erişmek, onu anlamaktır, diye bir tanım yapabiliriz. Eğitim hayatımı bakarak değil görerek geçirdim. Hâlâ da baktıklarımı görmeye çalışıyorum. Anılarım ise gördüklerim üzerine oluştu, iyi ki oluştu.

• Herkes gibi siz de okulda bazı zorluklarla karşılaşmışsınızdır, bize anlatabilirsiniz...

  Okulların ve okul hayatının çok zorlukları var. Fiziki ve düşünsel boyutta bir kurallar topluluğu içinde var olmaya çalışmak çok yorucu. Fakat her zaman en çok zorlandığım işini sevmeyen bir öğretmene denk gelmiş olmak oldu. Her kademede karşılaştım ve her seferinde dersi zor kılan ve dersin gerektirdiği ödevleri işkenceye çeviren ve dersten vazgeçirme noktasına getiren öğretmenler oldu. En büyük zorluklarım onlardı. En büyük kolaylıklarımda işini seven ve odağında insan kazanma olan kişilerdi.

• Bize hobilerinizi veya sevdiğiniz aktiviteleri anlatarak sizi daha iyi tanımamıza yardımcı olun (belki de bir gün bu hobileri Superprof'ta ders vererek paylaşırsınız).

  Tüm hayatın anlamak ve anlatmak üzerine kurulu olduğunu düşünüyorum. Bu noktada anlatım için yazmak, müzik yapmak, oyun oynamak, anlatıcı veya seslendirici olmak, dans etmek gibi ifade yollarını kullanmayı hep sevdim ve uyguladım. İnsanlar arasında iletişimimi kuvvetli tutan çalışmalar, benim de en büyük zevklerim bunlar oldu. Sanat dallarıyla ilgilenmeyi araştırmayı incelemeyi analiz ve sentezler yapmayı severim. Okuma yapmak gezmek keşiflerde bulunmak hobilerim arasında. Edebiyat kulüpleri ile çeşitli okumalar yapıp bu yazınları çeşitli yönlerden ele alıyoruz değerlendirmeler yapıyoruz. İyi ki sanat var, iyi ki estetik kaygılara sahibiz tüm dallarda yapılanlara şahit olmak çok keyifli olmuştur benim için her zaman.

• Sizi Superöğretmen yapan şey nedir (sorulara verdiğiniz tüm cevaplar dışında :-P)?

  Bir metafor kullanmak daha başarılı bir anlatma sağlayacaktır diye umarak; bir aşçının yemek yapmak için sadece besin maddelerini bilmesi yeterli değildir. Bu besin maddelerinin muhafaza koşulları, hazırlarken pişirirken ve servis ederken yararlanacağı tüm materyaller hakkında bilgi ve tecrübe sahibi olması gerekir. Şayet bilmiyorsa yine aşçı deriz ama her yaptığı yemek lezzetli olur mu? Beni Superöğretmen yapan şey de sanırım tam olarak bu olabilir. Sadece Türkçe nediri bilmem. İnsan nedir? İhtiyacı nedir? Koşullar öğrenmek için yeterli mi? Problemi analiz edelim ama sadece çözüme ulaşmak için probleme bakalım isterim. Sadece problemi görmem özellikle ve ille çözüm görürüm, çözüm ararım. Başarı tek kişinin çalışması ile gelmez bu yüzden bir ekip olalım isterim.
  Kısaca bir Afrika atasözü der ki; eğer hızlı gitmek istiyorsan yalnız ol, eğer uzağa gitmek istiyorsan birlik ol. Eğitim ve öğretim uzun bir yol, belli bir hız gerekiyor ama bütüncül yaklaşmak ve birlikte hareket etmek bu noktada elzem.