Bilimsel çalışmalar, tarih boyunca hayatımızı kökten değiştiren gelişmelere imza attı. Bir zamanlar dünyadaki her şeyin sadece su, ateş, hava ve topraktan ibaret olduğunu düşünürken artık atom altı parçacıklardan bile haberdarız. Dolayısıyla bugün, dünyayı çok daha derinlemesine kavrama imkanına sahibiz.
Bu keşiflerde kimyanın rolü de elbette yadsınamaz. Atomun varlığından tutun, ısının ve enerjinin doğasını, hatta ateşin yapısını kimya sayesinde öğrendik. Fakat kimyanın hayatımıza katkıları sadece teorik çalışmalar sahasından ibaret değil. Kimya alanında çalışma yapan bilim adamları yaşamımızın her alanını dönüştürdü. Radyasyondan güneş panellerine, kıyafetlerimizdeki boyalardan ilaçlara kadar hayatımızın her detayında kimyanın imzasını görüyoruz.
Bu yazıda da, kimya bilimine katkı sağlayan bilim insanları ile buluşlarını sizlere anlatmaya gayret edeceğiz. Yaptıkları keşiflerin dünyayı nasıl şekillendirdiğini gördüğünüzde, onların yaşamımıza kattıklarına bir kez daha hayran kalacaksınız.
Yazımızda Değineceğimiz Bilim İnsanları
Antoine Lavoisier, John Dalton, Amedeo Avogadro, Jöns Jacob Berzelius, Dmitri Mendeleev, Robert Bunsen, Alfred Nobel, Madam Curie, Linus Pauling, Dorothy Hodgkin, Kathleen Lonsdale
Modern Kimyanın Kurucuları: 18. Yüzyıl'da Ünlü Kimyacılar
18. yüzyılda bilimin her alanında olduğu gibi kimyada da çığır açan gelişmelere tanıklık ettik. Bu gelişmeler de elbette sonraki keşif ve araştırmalara bir temel sağladı. Bundan dolayı 18. Yüzyıl’da yaşamış ve kimyaya eşsiz katkılar sağlamış dört isim kimyanın babaları olarak bilinmektedir. İşte bu meşhur dörtlü…
Antoine Lavoisier
Antoine Lavoisier 1743-1794 yılları arasında yaşamış ünlü kimyager, biyolog ve bir Fransız Devrimi kurbanıydı.
En ünlü keşfi, maddelerin durumlarını veya formlarını değiştirirken aynı kütleyi koruduklarını belirten kütlenin korunumu yasasıydı. Bilim insanlarının, maddelerin arasındaki nitel özellikler dışındaki özellikleri de görmelerini sağlaması açısından bu yasanın keşfi büyük öneme sahiptir.
Aynı zamanda kendisi oksijen ve hidrojeni tanımlayan ilk kişiydi. Oksijenin yanmadaki rolünü de yine Lavoisier keşfetti. Bu keşif takip eden yıllarda buhar makinelerinden otomobillere kadar birçok buluşun geliştirilmesinde önemli rol oynamıştır.

John Dalton
John Dalton (1766-1844), kimyanın en önemli dönüm noktalarından biri olan atom teorisinin temellerini atan bilim insanı olarak tanınır. Dalton, Lavoisier'in teorilerinden yola çıkarak her maddenin atom adı verilen küçük yapı taşlarından oluştuğunu ve her elementin atomlarının birbirine benzediğini öne sürdü.
Dalton’un atom teorisi, kimya dünyasında adeta bir devrim yarattı. Bu teoriye göre, kimyasal bileşikler farklı elementlerin atomlarının bir araya gelmesiyle oluşmaktadır. Kimyasal tepkimelerde ise bu atomlar yeniden düzenlenir ve farklı kombinasyonlarla birleşir. Bu fikirler, maddelerin yapısını anlamamızda temel bir rol oynamıştır.
Dalton, laboratuvar çalışmalarında atomların ağırlıkları üzerine yoğunlaştı. Bu deneyler, farklı maddelerin farklı moleküler yapılara sahip olduğunu anlamamızı sağladı. Onun geliştirdiği teori, modern kimyanın yapı taşlarından biri haline geldi ve bilim dünyasının sınırlarını genişletti.
Kimya laboratuvar malzemelerini anlattığımız makalemizle kimya deneylerinde ihtiyacınız olabilecek şeylerin isimlerini öğrenebilirsiniz!
Amedeo Avogadro
Kimya derslerinde ya da bilimle ilgili herhangi bir konuda büyük ihtimalle Amedeo Avogadro'nun (1776-1856) adıyla karşılaşmışsınızdır zira onun adı; bilimsel bir yasaya, kimyasal bir birime, bir minerale ve hatta Ay’daki bir kratere kadar pek çok yere verilmiştir. Avogadro, sadece kimya değil, fizik ve matematik alanlarında da çığır açan büyük bir öncüdür.
Avogadro'nun en büyük başarısı, bugün "Avogadro Yasası" olarak bilinen keşfidir. Bu yasa, aynı sıcaklık ve basınçta bulunan aynı hacimdeki farklı gazların aynı sayıda molekül içerdiğini söyler. Peki, bu yasa neden bu kadar önemli? Çünkü Avogadro, molekül ile atom arasındaki farkı net bir şekilde tanımlayan ilk bilim insanlarından biriydi. O dönemde Dalton bu ayrımı yapamamıştı, ancak Avogadro’nun çalışmaları sayesinde bilim dünyası maddeyi çok daha derinlemesine anlamaya başladı.
Avogadro’nun ortaya koyduğu bu temel teoriler, modern kimyanın temellerini oluşturdu ve onun adını bilim tarihine altın harflerle yazdırdı.
Jöns Jacob Berzelius
Kimya biliminin bir diğer öncüsü ise Jöns Jacob Berzelius’dur (1779-1848). Berzelius, kimya dilini sistematik hale getiren bilim insanı olarak tanınmaktadır. Elementler için kullandığımız sembol sistemini geliştirdi; bu sistem, bilim insanlarının tüm dünyada kimyayı ortak bir dilde konuşmasını sağladı. Ayrıca fiziksel kimyanın temel kavramlarından katalizör, polimer ve iyonik bağ terimlerini bilim literatürüne kazandırdı. Bununla da kalmayıp seryum, toryum ve selenyum gibi yeni elementleri keşfetti.
Belki de en dikkat çekici başarısı ise atom ağırlıklarını doğru bir şekilde ölçen ilk bilim insanı olmasıydı. Bu başarısı, Dalton'un atom teorisine dayansa da Berzelius, kendi yöntemleriyle kimyanın bu alanını ileri taşıdı ve sonraki nesillerin bilimsel çalışmalarına ilham verdi. Berzelius’un kimya dünyasına kazandırdığı kavramlar, bugün hâlâ temel okullarda okutulmaktadır.
Bu gibi kimyacıların kullandığı terimleri öğrenmek isterseniz ilgili makalemize de bir göz atın!
Belki de Kimyagerlerin En Ünlüsü: Dmitri Mendeleev
Dmitri Mendeleev (1834-1907), kimyanın en bilinen simgelerinden biri olan periyodik cetvelin yaratıcısıdır. Onun bu keşfi, yalnızca kimya dünyasını değil, bilim tarihini de derinden etkiledi. Ancak Mendeleev, yalnızca bir kimya dahisi değildi; aynı zamanda jeoloji, meteoroloji ve diğer bilim dallarına da büyük ilgi duyan çok yönlü bir bilim insanıydı.
Mendeleev’in periyodik cetveli keşfetme hikâyesi, bilim tarihinde neredeyse efsanevi bir yere sahiptir: Elementlerin düzenini rüyasında gördüğüne dair rivayetler dahi vardır. O dönem, bütün elementler henüz keşfedilmemiş olsa da Mendeleev’in dehası burada devreye girdi. Gelecekte bulunacak elementleri öngörerek tablosunda bilinçli olarak boşluklar bıraktı. Bu yaklaşımı, onun yalnızca bir gözlemci değil, aynı zamanda bir vizyoner olduğunu gösterdi.
İlk 10 elementi hatırlıyor musunuz? Elementlerin üzerine gelerek keşfedin!
Atom ağırlığı: 4.003
Grup: Soygazlar
Atom ağırlığı: 6.941
Grup: Alkali Metal
Atom ağırlığı: 9.012
Grup: Toprak Alkali
Atom ağırlığı: 18.998
Grup: Halojen
Atom ağırlığı: 20.180
Grup: Soygazlar
Mendeleev, periyodik cetveliyle kimya alanındaki çalışmaların daha sağlam bir temele oturmasını ve bilim insanlarının maddeyi daha iyi anlamasını sağladı. Onun çalışmaları, modern kimyanın temelini oluşturan en önemli kilometre taşlarından biri olarak kabul edilir.

19. Yüzyılda Büyük Kimyagerler
Bugün kimya dediğimiz alanda çoğu şeyin öncüsü olan bilim insanları ve mucitler, 19. yüzyılın icatlarına da zemin hazırladılar. Bu dönemdeyse iki isim öne çıkıyor: Robert Bunsen ve Alfred Nobel.
Robert Bunsen
Bunsen brülörünü ya da "bek alevi"ni belki duymuş olabilirsiniz. Kimya laboratuvarlarının vazgeçilmezi olan bu aparatı icat eden kişi, Alman bilim insanı Robert Bunsen'dir (1811-1899). Onun çalışmaları, kimya dünyasında hem teorik hem de pratik anlamda büyük bir etki bırakmıştır.
Bunsen, Almanya'da bir üniversitede profesörlük yaparken sadece ders kitapları yazmakla kalmadı, aynı zamanda bilimsel keşiflere de imza attı. Arsenik zehirlenmesine karşı bir panzehir geliştirdi ve sezyum elementini keşfetti. Ancak belki de onu en ünlü yapan şey, kimyasal analizlerde devrim yaratan Bunsen brülörünü icat etmesidir.
Bu icat, Bunsen’in alev ve ışık konusundaki merakından doğdu. Farklı elementlerin yüksek sıcaklıklara maruz kaldığında farklı renklerde ışık yaydığını (emisyon spektrumu) fark etmişti. Ancak bu renklerin doğru bir şekilde gözlemlenebilmesi için sabit, renksiz bir ısı kaynağına ihtiyaç vardı. İşte Bunsen brülörü, bu amaçla tasarlandı. Bu basit ama dahiyane aparat, modern kimyanın temel araçlarından biri haline geldi.
Robert Bunsen, icatları ve katkılarıyla bilim dünyasına unutulmaz bir miras bıraktı ve bugün hala kimya laboratuvarlarının bir köşesinde adını yaşatmaya devam ediyor.

Alfred Nobel
Nobel ismini duymamış olmanız neredeyse imkânsız… Alfred Nobel (1833-1896), edebiyat, bilim ve ekonomi gibi birçok alanda verilen Nobel Ödülleri'nin kurucusu olarak tanınır. Ancak Nobel’in geçmişi, düşündüğünüz kadar parlak ve sorunsuz bir hikâye değildir.
Nobel, kimyager olmasının yanı sıra iş dünyasında patlayıcılar ve silah ticaretiyle tanınan bir girişimciydi. Kimya alanındaki katkıları genellikle bu patlayıcıları icat etme sürecinde ortaya çıktı. En büyük icadı ise dinamitti. Başlangıçta inşaat, yol yapımı ve endüstri gibi alanlarda kullanılmak üzere tasarlanan dinamit, ne yazık ki zamanla savaşlarda yıkıcı bir silah haline geldi.
Rivayete göre Nobel, bu icadının sebep olduğu yıkımlardan dolayı büyük bir vicdan azabı çekti. Bu suçluluk hissi, onu servetini insanlık için daha anlamlı bir mirasa dönüştürme fikrine yöneltti. Nobel, büyük servetini kimya, fizik, tıp, barış ve ekonomi alanlarında üstün başarıları ödüllendirmek amacıyla kurulan Nobel Ödülleri'ne bağışladı.
Kimya alanındaki Nobel Ödülleri, her yıl Nobel’in ölüm yıl dönümü olan 10 Aralık'ta İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi tarafından verilmektedir. Bu prestijli ödüle ülkemizden de bir isim layık görülmüştür: Prof. Dr. Aziz Sancar. Sancar, hücrelerin hasar gören DNA’ları nasıl onardığını ve genetik bilgisini nasıl koruduğunu haritalandıran çığır açıcı çalışmalarıyla 2015 Nobel Kimya Ödülü’nü kazanmıştır.
Bilmeniz Gereken 20. Yüzyıl Kimyacıları
20. yüzyılda kimya alanı daha da gelişerek farklı alt disiplinlere ayrıldı ve bugünkü hâlini aldı.
Madam Curie
Marie Curie (1867-1934), bilim dünyasında ve insanlık tarihinde çığır açmış bir isimdir. Fizik ve kimya alanında iki Nobel Ödülü kazanarak bu ödülü iki farklı kategoride alan ilk ve tek kişi olmuştur. Radyoaktivite üzerine yaptığı çalışmalar modern bilimin temellerini atmıştır. Polonya'da doğup eğitimine büyük zorluklarla devam eden Curie, Sorbonne Üniversitesi’nde fizik ve matematik alanlarında dereceler almıştır.
Eşi Pierre Curie ile radyoaktivite üzerine çalışmış, polonyum ve radyum elementlerini keşfetmiştir. Ancak bu süreçte radyasyona maruz kalması sağlığını olumsuz etkilemiştir. Curie, radyasyonun tıbbi kullanımına öncülük etmiş, I. Dünya Savaşı sırasında taşınabilir röntgen cihazlarıyla yaralı askerlerin tedavisine katkıda bulunmuştur. Paris’te kurduğu Radium Enstitüsü, bilim dünyasına ilham kaynağı olmuş, çocukları da bilimsel çalışmalara devam etmiştir.
Linus Pauling
Linus Carl Pauling (1901-1994) gelmiş geçmiş en önemli bilim insanlarından biri olarak bilinir. İsmini daha önce duymadıysanız size kendisiyle ilgili kısa bir bilgi verelim.
Pauling tek başına bugün moleküler biyoloji -vücuttaki protein ve asitlerin incelenmesi- olarak bildiğimiz alanı, kuantum kimyasını yani atomdaki en küçük parçalar arasındaki ilişkileri keşfetti. Okulda gördüğümüz kovalent ve iyonik bağları Pauling'e borçluyuz. Bu kimyasal bağlar hakkında daha çok bilgi edinmek için temel kimya kavramlarını anlattığımız makaleyi okuyun.
Ömrünün sonuna kadar nükleer silah karşıtı olan Pauling, sadece Nobel Kimya Ödülü almakla kalmadı, Nobel Barış Ödülü'ne de layık görüldü. Son olarak Pauling'in proteinler üzerine yaptığı araştırmalar Francis Crick ve James Watson'a da ilham verdi. Böylece onlar da DNA'nın yapısını keşfetti.
Dorothy Hodgkin
Biraz da ismini daha çok kişinin duyması gereken Dorothy Hodgkin'den (1910-1994) bahsedelim. Kendisi bir bilim dalında Nobel Ödülü kazanan tek İngiliz.
Hodgkin vücuttaki molekül ve proteinlerin yapısını araştırdı ve bu yönde yaptığı çalışmaların biyokimya ve tıp üzerinde büyük bir etkisi oldu. Kendisi ve ekibi penisilin, B12 vitamini ve daha da önemlisi insülinin yapısı üzerinde çalıştı. İnsüline ve diyabetteki rolüne gösterdiği önemle kariyeri dikkat çekti.
Kathleen Lonsdale
Ve daha çok bilinmesi gereken bir ünlü kimyacı daha: Kathleen Lonsdale (1903-1971). Bir bilim insanı olarak "Fellow of the Royal Society" seçilen ilk kadınlardan biriydi. Kristalografi alanındaki ve kristallerdeki atom düzeniyle ilgili çalışmaları ile çeşitli unvanlara layık görüldü.
Elmaslarla ilgili çalışmaları ve benzenin yapısı üzerine yürüttüğü derin ve etkili araştırmaların yanı sıra kendisi pasifizm yanlısı ve dünyadaki kadın bilim insanlarının ilham kaynağı.
Bu isimler kimyaya merakınızı uyandırdıysa kimya hakkında bilmeniz gerekenlere ve bu alanda yapabileceğiniz mesleklere bir göz atın. Kimya açlığınızı doyurun!
Kimya bilim insanlarına ne kadar aşina olduğunuzu da bu kısa quizimizle test edebilirsiniz!
Quiz
Quiz :
Gayet açıklayıcı olmuş çok teşekkür ederim….