Sprechen Sie Deutsch?
Almanca öğrenmek ve almanca dil eğitimi almak isteyenleri çok eğlenceli bir dünyanın beklediğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Alman tarihinin karanlık bir dönemi nedeniyle Almanların birçoğu günümüzde bile sert klişelerle tanınsalar da aslında onların soğuk ve katı insanlar olduğu fikrinden uzaklaşmak gerekir.
Kültürlerine gelirsek, gerçekten zengin ve büyüleyici olduğu çok nettir. Alman toplumu ve Almanca konuşulan ülkelerin kültürü hakkında sizi şaşırtabilecek birkaç şey var! Üstelik, bu bilgiler girmeye hazırlandığınız birçok Almanca sınav için de yararlı olabilir.
Bu yazıda Superprof olarak Alman kültürünün birçok yönünü inceleyeceğiz.
Alman Kültürü: Almanya'nın Tarihi Mirası
Almanya, adını MÖ 600.000 ila 200.000 yıllarına ait insan iskeleti kalıntılarının bulunduğu Alman kasabasından alan Homo Heidelbergensis tarafından Alt Paleolitik Çağ'dan beri yerleşim alanı olmuştur. Ancak, Yunan ve Latin yazılı kayıtlar, Germen halklarının “yalnızca” M.Ö 1. yüzyıla kadar uzandığını göstermektedir. Bununla birlikte, 19. yüzyıla kadar teknik olarak “Alman”ların var olmadığını belirtmeliyiz. Aslen İskandinav (İsveç, Norveç ve Danimarka) olan Germen kabileleri Almanya'nın kuzeyine yerleştiler ve Antik Çağ'dan Hristiyanlık Dönemi'ne kadar güneye doğru göç etmeye başladılar.
Cermen halkları, Güney Avrupa'da geniş bir yer kaplayan Roma İmparatorluğu'nun düşmanlarıydı. Birtakım bağımsız kabileler, tarihçilerin Barbar Akınları olarak adlandırdığı bir dizi askeri zaferle sınırlarını çizip sağlamlaştırdı. Vandallar, Burgonyalılar, Saksonlar ve Alemanni'nin istilaları, Roma Galya'sındaki ayaklanmalarla birleşince Roma İmparatorluğu'nun yıkılmasına yol açtı.
Cermen halkları İngiltere'de (Angles ve Saksonlar), Fransa'da (Franks ve Burgundians), İtalya'da (Lombardlar ve Ostrogotlar) ve İspanya'da (Vizigotlar) krallıklar kurdukça, eski Roma toprakları Almanlaşmaya ve Hristiyanlığı benimsemeye başladı.
Frank ve Lombard Kralı Şarlman 800 yılında Ren'i Almanya ile Fransa arasındaki sınır olarak belirledi. Almanya, Karolenj ve Roma İmparatorlukları’nın manevi halefi olan Kutsal Roma İmparatorluğu'nun 962'den 1806'ya kadar yaklaşık 1000 yıl boyunca bir parçasıydı.
1789'daki Fransız devrimi sırasında, farklı büyüklükte 300 siyasi oluşum, Alman topraklarının egemenliğini paylaştı. Almanların 1870'te Fransa-Prusya savaşını kazanmasından ve Almanya'nın General Otto Von Bismark (1815-1898) altında birleşik bir federal ülke haline gelmesiyle ulusal duygular pekişti. Bölünmüş toplulukların zengin tarihi, daha sonra benzersiz bir kültürün temel direği olacak olan Alman dilini şekillendirmişti.

Alman entelektüelleri ve sanatçıları Rönesans'ı etkilemiş ve Aydınlanma Çağı'ndan günümüze kadar bilimsel yeniliklere katkıda bulunmuştur. Bu süre boyunca Almanlar Mutfak, sinema, fotoğraf, resim, müzik, edebiyat, felsefe ve politik fikirler gibi sanat dallarında yer aldılar.
Gutenberg, Goethe, Kant, Hegel, Nietzche, Marx, Engels, Kafka, Freud, Bach, Schumann, Schubert, Beethoven, Mozart ve Einstein gibi büyük isimleri mutlaka duymuşsunuzdur.
Alman kültürü, çeşitli toplulukların farklı dillerini, kimliklerini ve kültürlerini tanıtırken omuz omuza ve birbirine karıştığı 2000 yılı aşkın bir tarihin ürünüdür.
Alman Kültüründe Sanat
Her çağın, fikirlerin gelişimine katkıda bulunan ve insanlara ilham olan büyük düşünürleri ve sanatçıları vardır. Almanlar sanatsal ve kültürel miraslarıyla gurur duymalıdır çünkü bu zengin ve etkili Avrupa kültüründen doğan pek çok ikonik figür olduğunu biliyoruz.
Online Almanca kursu seçeneklerin burada!
Alman Felsefesi ve Edebiyatı
Alman edebiyatının gerçekten büyüleyici bir tarihi vardır ve Alman yazarlar bu tarihe iz bırakmıştır. Yazmak,tüm sanat türlerinde olduğu gibi her zaman fikirler ve politik protesto için bir araç olmuştur. Yani bir bakıma sanat dediğimiz kavram, içinde yaratıldığı ekonomilerden, politikadan ve sosyal bağlamdan ayrılamaz.
Rönesans ve Aydınlanma Çağı'ndan günümüze Alman yazarlar, aşağıdakiler de dahil olmak üzere pek çok edebi akımda etkili olmuştur:
- Barok Şiir: Otuz Yıl Savaşları sırasında pek çok şair acılarını sonelerle dile getirdi
Sturm und Drang (Fırtına ve Coşku) Weimar Klasisizmidir: 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren gençliğin burjuvaziye, soylulara ve ahlaki kurallara karşı edebi hareketidir. Bu kapsamda,J. W. Goethe'yi (1749-1832) ve Genç Werther'in Acıları (1774) adlı eserini hatırlatabiliriz.
- Romantizm
Trümmerliteratur (Yıkım Edebiyatı), İsminden de anlayacağınız gibi Almanya'da 1945'ten sonra ortaya çıkan bir hareket olan Yıkım Edebiyatında, İkinci Dünya Savaşı, Naziler ve Holokost gibi konular ele alınmıştır. Yahudi kökenli ve Almanya doğumlu bir yazar olan Hannah Arendt ve Stefan Zweig gibi Almanca konuşan birkaç yazar tarafından da sıklıkla konu edilmiştir.

Almanya, felsefe söz konusu olduğunda uluslararası bir üne sahiptir. Alman felsefesinin Batı ve Avrupa düşüncesi üzerinde büyük etkisi olmuştur.
Bu konuda güçlü örnekler:
- Martin Luther (1483-1546),
- Gottfried Wilhem Leibniz (1646-1716)
- Immanuel Kant (1724-1804)
- Johann Gottlieb Fichte (1762-1814)
- Georg Wilhelm Friedrich Hegel (1770-1831)
- Arthur Schopenhauer (1788-1860)
- Karl Marx (1818-1883
- Friedrich Nietzsche (1844-1900)
Alman Müziği
Alman kültürü hakkında konuşurken müzikten bahsetmemek mümkün değil! Müzik, Alman sanat tarihinde çok büyük bir rol oynamıştır. Bundan dolayı da Berlin genellikle sanatçılar şehri olarak bilinir. Almanya'nın ikinci büyük şehri olan Hamburg, kendisini alternatif rock'ın öncüsü olarak kabul ettirdi. Köln ise savaştan sonra elektro-akustik müziğiyle ünlendi.
Klasik müzik, Alman kültürünün büyük bir parçasıdır ve hem Almanya'dan hem de Avusturya'dan çok sayıda ünlü klasik besteci vardır:
- F. Handel (1685-1759)
- J.S. Bach (1685-1750)
- V. Beethoven (1770-1827)
- Schubert (1797-1828)
- Schumann (1810-1856)
- Brahms (1833-1897)
- Wagner (1813-1883)
Alman Gelenekleri ve Festivalleri
Bir Alman Noel pazarına giderek bu geleneğin ne kadar önemli olduğunu kendi gözlerinizle görebilirsiniz! Noel, bütün Avrupa ülkeleri için olduğu gibi Almanya için de çok önemlidir. Pazar gününden itibaren sokaklar aydınlanır ve en ünlüleri Nürnberg, Münih, Essen ve Heidelberg'de olmak üzere her yerde Noel pazarları açılır.

Bununla birlikte, Almanya ayrıca aşağıdakiler de dahil olmak üzere diğer geleneklere de ev sahipliği yapmaktadır:
- Azizler Günü
- Karnavallar
- Paskalya
- Bahar Festivali
Alman Yemek Kültürü
Bildiğiniz gibi, ülkeler genelde mutfak kültürleriyle tanımlanır. Hatta belli başlı yiyeceklerden bahsederken mutlaka ülkelerini de anarız. Alman mutfağında düşündüğünüzden daha fazlası var! Almanya'daki turistler fazlaca çeşitli yerel yemeklerin tadını çıkarabilirler. Ekmeğini de unutmamak gerekir! Almanya 300'den fazla ekmek çeşidine ev sahipliği yapıyor.
Almanlar o kadar çok ekmek yer ki hemen hemen her köşe başında fırın bulabilirsiniz. Her yörenin kendine has ekmek çeşitleri vardır ve esnaf ekmeği severler.
Sosis, Alman mutfağının yıldızlarından bir tanesidir. Yaklaşık 1500 çeşit Alman sosisi vardır. Almanlar sosisleri ızgarada, sandviçte, haşlanmış, kızartılmış ve hepsinden önemlisi lahana turşusu ile severler. Almanya'ya gidiyorsanız bilmeniz gereken bir şey var: Almanlar her öğün sosis yiyebilir! Ayrıca Pretzel de Almanya’ya gittiğinizde tatmanız gereken ünlü bir Alman lezzetidir. Almanya'daki geleneksel festivallerde de satıldığını görebilirsiniz. Hatta Münih’in ünlü Oktoberfest’i boyunca her gün 100.000'den fazla satılır!
Fransız mutfağından bahsederken şaraplarına mutlaka değiniriz; aynı durum Alman mutfağında biranın yeri için de geçerlidir. Almanya, çok çeşitli bira türlerine ev sahipliği yapar.
Almanya'da Aile
Bir ülke, halkından ve dilinden ayrı düşünülemez. Almanya'daki her birey, kendi topraklarında veya yurtdışındaki turistlerle etkileşime girdiğinde Alman kültürüne katkıda bulunur ve ulusun sözcüsü olur. Bu nedenle, bir ülkenin kültürel yönlerinden bahsederken, onu daha iyi anlamak için sakinlerinin günlük yaşamlarından bahsetmek gerekir. Özellikle aile ve eğitim, Alman kültürünün temel taşlarıdır.
Çağdaş Almanya'da aile, çoğu insan için Alman kültürü ve yaşam tarzları kapsamında şimdi olduğu kadar önemli olmamıştı. Çocuk yetiştirmek çok önemli olarak görülüyor. Alman hükümeti iş ve aile hayatını bir araya getirmeye çalışacak adımlar atarak çocuk sahibi kişilere kolaylık sağlayacak bir dizi yasalar da çıkartmıştır.
Alman kültürü hakkında ne kadar çok bilgi sahibi olursanız o kadar rahat bir şekilde alışırsınız. Daha önce de altını çizdiğimiz gibi, dil ve kültür birbirinden ayrılamaz.
Almanca dersi alarak yalnızca dil yeterliliğinizi geliştirmekle kalmayacak, aynı zamanda Alman kültürü hakkında bilgi de alacaksınız.
Evet, Alman kültürü nedir ne değildir ana hatlarıyla bahsettik! Almanca eğitiminizde başarılar diliyoruz!