“Ya ben aslında anlayabiliyorum ama konuşamıyorum” ne kadar tanıdık bir cümle değil mi? Okullarda, arkadaş ortamlarında ya da herhangi bir sosyal ortamda İngilizce bilip bilmediğiniz sorgulandığında birçoğumuzun ağzından dökülen sözlerdir bunlar. Aslına bakılırsa hatırı sayılır derecede gramer ve kelime bilgisine sahibiz ama yine de akıcı bir şekilde İngilizce konuşamıyoruz. Dilin gerektirdiği niteliklere tam anlamıyla sahip değiliz. Peki neden iş İngilizce bilgilerimizi kullanmaya geldiğinde tökezliyoruz ve saçma sapan şeyler söylüyoruz? İyi derecede İngilizce öğrenmek için gerekli şeyler neler? Şimdiye kadar yaptıklarımız yanlış mıydı?
Aslında İngilizce konuşma yeteneği de diğer üç yetenekle birlikte dili bilmenin bir unsurudur ve bazen B1 ve B2 düzeylerindeki öğrencilerin C1 ve C2 düzeylere göre daha keyifli ve akıcı konuşmalar yapabildiğini görebiliyoruz. Bu tip farklılıklar biraz da deneyim ve karakterle alakalıdır çünkü bazı eğitimsiz insanlar iyi konuşmacı olabilirken çok bilgili insanlar bazen sıkıcı ve ağır konuşmacılar olabiliyorlar.
Tam olarak bu süreçler hemen hemen hepimizin hayatının bir döneminde kendini sorgularken bulduğu süreçlerdir. Yine bu noktada dikkat etmemiz gereken en önemli şey kendinizi suçlayarak İngilizce öğrenemeyişinizin tüm sebebini kendiniz olarak görmektir. Bu, İngilizce öğrenme sürecinde kendinize yapabileceğiniz en büyük kötülüklerden birisi olur. C2 seviyesine kadar gelebilmek hayal değildir. Türkiye’de gerekli eğitime ve bilince sahip olan birçok kişi C2 seviyesinde İngilizceye erişebilmiştir. Gelin C2 seviyesine ulaşabilmek için neler yapmalısınız, akıcı İngilizce konuşmanın temel gereklilikleri nelerdir birlikte bir göz atalım. C2 seviyesinde ingilizce özel ders almak veya özel ingilizce dersi istanbul, ankara, izmir şehirlerinde özel dersler için Superprof'u ziyaret edebilirsiniz.
C2 Seviyesine Ulaşmak
C2 seviyesi TOEFL ve İELTS gibi uluslararası alanda geçerlilikleri olan İngilizce dil yetkinliklerini ölçen sınavlarda da en yüksek seviyeyi temsil eder. İELTS sınavında kişinin C2 seviyesinde sayılabilmesi için 9 üzerinden en az 8 puan alması gerekir. Yine TOEFL’da da 120 üzerinden minimum 110 puan almak kişinin C2 seviyesinde olduğunu gösterir.
İngilizcede C2 seviyesi ana dili İngilizce olan bireyin sahip olduğu dil becerilerine eşdeğer seviyedir. Bu seviyede İngiltere’de ya da Amerika’da ek herhangi bir dil desteğine ihtiyacınız olmaksızın lisans ya da yüksek lisans derecesinde eğitimler alabilirsiniz. İngilizce dilinde yazılmış herhangi bir şeyi (bu bilimsel veya teknik detaylar içeren bir makale de olabilir) rahatlıkla okuyabilirsiniz.
Bilim veya teknolojiyle ilgili yeni gelişmeleri tartışabilir, bir konferansta ya da bir toplantıda düşüncelerinizi rahatlıkla ifade edebilir ve spontane olarak aklınıza gelen her şeyi tıpkı ana dilinizde olduğu gibi refleksif olarak anlatabilirsiniz.
Ana dilimizde konuşurken farkında olmadan ağzımızdan çıkan bazı cümleleri veya kavramları refleks olarak söyleyebiliriz. Bunlar tamamen düşünmeden ve refleks olarak konuştuğunuz birçok zamanın olduğunu gösterir. Arkadaşlarınızla ya da öğretmeninizle konuşurken dahi ağzınızdan bazı cümleler ve kalıplar refleksif olarak dökülür. İşte C2 seviyesinin temel ayırt edici özelliklerinden birisi de ağızdan çıkan cümlelerin zaman zaman refleks olarak dökülmesidir.

Dil Öğrenmek İçin En Temel Şart: Cesur Olmak
Peki bu seviyeye ulaşacağız? Elbette kolay değil ama imkânsız kesinlikle değil. Öncelikle dil öğrenmek isteyen birinin ilk başta edinmesi gereken özellik cesur olmaktır. Cesur olmak doğuştan gelir dediğinizi duyar gibiyiz. Hayır, cesur olmak öğrenilebilir. Özellikle İngilizce söz konusu olduğunda nasıl cesur olabileceğinizi öğrenebilirsiniz. Aslında yeteri kadar İngilizceyle içli dışlı olduğunuzda cesaretin kendiliğinden geldiğini göreceksiniz. Çünkü cesareti besleyen en önemli unsur bilgidir.
Yanlışlarınızdan Dersler Çıkarmayı Öğrenin
Herhangi biriyle İngilizce konuşmanız gerektiğinde seviyeniz ne olursa olsun konuya balıklama atlamayı deneyin. Kimse mükemmel derecede dil yeteneklerine sahip olamaz ve böyle bir beklenti de yoktur. Ülkemize gelen turistlerin Türkçe konuşurken takındıkları özgüveni anımsayın. Aslında çoğu A1 veya A2 seviyesinde dahi Türkçeye hâkim değiller. Ancak turistik bölgelerde kendilerini Türkçe olarak ifade ettiklerinde birçoğumuzun saygısını kazanırlar.
İkinci olarak İngilizceye herhangi bir sınava hazırlanıyormuşçasına çalışmamanız gerekir. Okuma, yazma, dinleme ve konuşma becerilerinizi geliştirmek için sıradan bir İngiliz’in ya da Amerikalının günlük hayatta maruz kaldığı şeylere kendinizi maruz bırakmanız gerekir.
Örneğin bir İngiliz’in dinleme becerilerinin gelişmesinde etraftan duyduğu gündelik diyaloglar, haber kanallarındaki spikerin ağzından dökülen cümleler ve öğretmeninin ağzından çıkan cümleler. Bunları duydukça kafanızda belirli cümleler ve kalıplar kendiliğinden oluşacaktır. Tıpkı ana dilinizi öğrenirken olduğu gibi. Ayrıca taklit etmeye çalışmak da dil öğreniminde konuşma becerilerinin gelişiminde en önemli faktördür. Bir bebeğin annesinin sözlerini taklit etmesi gibi duyduğunuz kelime ya da cümleleri taklit etmeye çalışmalısınız. Zamanla taklit ettiğiniz kelime ve cümleler bilgi dağarcığınıza yerleşecek ve dil becerilerinizin gelişmesine yardımcı olacaktır.
İngilizce Kaynaklardan Dünyadaki Güncel Konuları Takip Edin
Dünya gündemi hakkında köşe yazılarını veya makaleleri okumak gündelik konuşulan İngilizceye bir adım daha yaklaşmanıza yardım eder. Bunu tetikleyen en önemli şey de ilgi alanlarınız hakkındaki yazıları okumanızdır. Hem okurken sıkılmayacak hem de İngilizce olarak okuduğunuz pasajdan bilmediğiniz şeyler öğrenmenin keyfini yaşayacak ve dil öğreniminde kendinize motivasyon kazandıracaksınız.
İngilizce Düşünmeye Başlayın
“İngilizce düşünmek ne demek” dediğinizi duyabiliyoruz. İngilizce öğrenmek için cesur olmak dışında yapmanız gerekenler vardır. Bunlardan biri de İngilizce düşünmeyi alışkanlık haline getirmektir. İngilizce düşünmeye küçük küçük başlayabilirsiniz. Gözünüzün iliştiği nesnelerle veya kafanızda beliren kavramlarla başlayabilirsiniz. Örneğin sokakta karşınıza çıkan bir yavru kedi gördüğünüzde hissettiğiniz şeyleri kelimelere dökmeye çalışabilirsiniz. Daha sonra kafanızdan geçen düşünceleri basit halleriyle İngilizceye çevirerek bu süreci devam ettirebilirsiniz. Zamanla dil becerileriniz geliştikçe çok daha fazla sayıda kavramı ve durumu İngilizce olarak düşünebilecek ve kafanızda kompleks cümleler oluşturabileceksiniz.
“Shadowing” Yöntemini İnceleyin
Shadowing yöntemi kabaca İngilizce konuşan birinin söylediklerini hemen ardından söyleyerek söylediği tüm cümleleri tekrar etmeye dayanır. Bu İngilizce konuşma pratikleri yapmak isteyen ama herhangi bir muhatap bulamayan kişilerin “dillerinin açılması” için etkili bir yöntemdir. Dilinizin İngilizce kelime ve cümle kalıplarına alışması ve rahatlıkla söyleyebilmeniz için bildiğinizi ve bildiğinizi düşündüğünüz tüm İngilizce kelime ve cümle kalıplarını sesli olarak tekrarlamalısınız. Bu konuşa becerilerinizi sergilerken yeterli pratik yapmış olmanın verdiği etkiyle çok daha rahat hissetmenizi sağlayacaktır.
Yabancı Dizi ve Filmler İzlemek
Yabancı dizilerde İngilizcenin günlük konuşma pratikleri oldukça doğal bir İngilizce öğrenme yöntemidir. “Kulak aşinalığı” diye bir gerçek olduğunu da unutmamak gerek. Kullanılan kelimeler, vurgulanan cümleler ve telaffuzların kafanızda daha iyi oturması için bol bol İngilizce dizi ve filmleri izlemek özellikle dinleme ve konuşma becerilerini geliştirmek için harika bir yöntemdir.

C2 Seviye İngilizce Konuları
C2 seviyesine gelindiğinde aslında İngilizce konularının tamamına yakını işlenmiş olur. Bu aşamada yalnızda daha önce görülen konuların cümle içinde uç kullanımları, detay örnekleri veya nadir kullanılan cümle için örnekleri incelenir ve işlenir. C1 ve C2 seviyesinde konular birbirinden ayrılmaz ve birlikte kabul edilir. Yalnızca aralarında cümle içinde kullanımlarının zorluk dereceleri değişkenlik gösterir. Bu yüzden C2 İngilizce konuları yerine C düzeyi İngilizce konularından bahsedilebilir. Bunlar;
- Cleft Sentences
- Relative Clauses (Extended)
- Passive Voices (Extended)
- Linking Words (Extended)
- Subjunctives
- Inversion
- Participle Clauses
- Adverbial Clauses
- Passive Voice (Type 2, Type 3 ve)
- Causatives
gibi konulardır.
İyi bir İngilizce eğitimi almış veya ana dili İngilizce olan bir bireyin C2 seviyesinde olduğunu söylemiştik. Yani ana dilinizde anlayabildiğiniz her şeyi C2 seviyesinde bildiğiniz yabancı dilde de aynı oranda anlayabilir ve konuşabilirsiniz.
C2 seviyesine ulaşmak için İngilizce öğrenmede izlenen klasik yolların dışına çıkmanız gerekir. Örneğin yukarda bahsettiğimiz “Shadowing” yöntemi gibi beyni zorlayıcı yöntemleri uygulamanız ve geliştirmeniz gerekir. Bunların dışında ana dili İngilizce olan kişilerle oldukça sık iletişim kurmaya çalışmak da yine C2 seviyesine yaklaşmada önemli olacaktır.
C2 seviyesine ulaşmak için çevrenizi de değiştirmeniz gerekecektir. Örneğin günlük hayatta sürekli bu dile maruz kalacağınız bir ortam yaratabilmiş olmalısınız. Bu yurtdışında bir işte çalışmak veya yurtdışında değilseniz bile tamamen İngilizce konuşulan bir iş ortamında çalışmak olabilir. Ancak temel nokta, dile aşırı derecede maruz kalmaktır. Bir dili yüksek derecede maruz kalmadan öğrenmeniz ve hatta C seviyelerine gelmeniz mümkün değildir.

Bunun için C2 seviyesi aslında ulaşılması hem kolay hem de zor bir seviyedir. Zor olan taraf İngilizce öğrenmek değil kendinize bu dile sürekli maruz kalabileceğiniz bir ortamı yaratmaktır. Bunun tamamen bu ortamın yaratılmasının mümkün olmadığı durumlarda farklı yollar deneyebilirsiniz. Örneğin bir üniversite öğrencisiyseniz okulunuzun Erasmus öğrenci değişim programlarına dahil olmaya çalışabilirsiniz. Erasmus’ta birçok ülkeden gelen insanlarla tanışmak ve herkesin birleştiği ortak dil olan İngilizce konuşmak sizi C seviyelerine yaklaştıran bir etken olacaktır.
Unutmayın ki bir dili öğrenmek öncelikle merak duygusu ve cesaret gerektirir. İngilizce öğrenmeyi gerçekten istiyorsanız önünüzde hiçbir engel kalmamış demektir. Kişi kendi engellerini ve “şanssızlıklarını” yarattığı gibi kendi imkânlarını ve kendi şansını da yaratabilir. Video platformlarında sayısız İngilizce dersi ve İngilizce özel ders alıp İngilizce pratik yapabileceğiniz Superprof gibi platformlarda daha fazla vakit geçirmeye çalışın. İngilizcede hayal ettiğiniz seviyeye ulaşmak sandığınız kadar zor değil.