İngiliz edebiyatı, dünya edebiyatında çok önemli bir yere sahiptir. Shakespeare, Charles Dickens, Jane Austen, Charlotte Bronte, Virginia Woolf, George Orwell, William Wordsworth, John Keats, William Butler Yeats ve T.S. Eliot gibi birçok dünya çapında ünlü yazarı bünyesinde barındırır.
Dünya edebiyatında önemli bir yere sahip olmasının yanı sıra, İngilizcenin dünya dilleri arasında en yaygın kullanılan dillerden biri olması sebebiyle de küresel bir etkiye sahiptir. İngiliz edebiyatındaki ünlü edebiyatçılar, eserleriyle dünya kültürüne ve edebiyatına büyük katkılarda bulunmuştur. Siz de daha bu edebi eserleri daha iyi anlamak istiyorsanız, ingilizce ders seçenekleriniz için Superprof'a göz atabilirsiniz.

Bu yazımızda İngiliz edebiyatı yazarları listesinin olmazsa olmazı Charles Dickens'tan ve eserlerinden bahsedeceğiz.
Oscar Wilde eserlerini de sitemizde inceleyebilirsiniz!
Charles Dickens Kimdir?
İngiltere'nin en ünlü yazarlarından biri olan Charles Dickens, 7 Şubat 1812'de Portsmouth, İngiltere'de doğdu. Babası John Dickens bir memurdu. Ailesinin çektiği finansal zorluklar nedeniyle Charles'ın eğitimine yeterince önem veremedi. Dickens hayatının ilk yıllarını refah içinde geçirse de babası borçları nedeniyle hapse girince öğrenim hayatı sona erdi. Borçlar nedeniyle sürekli taşınırlardı. Zorlu yaşam koşullarının izlerini eserlerinde de görebiliyoruz.
Charles, 11 yaşında iş hayatına atıldı ve bir hukuk firmasında staj yapmaya başladı. Daha sonra yazarlık kariyerine doğru yönelmeye başladı. Gazetelerde makaleler yazdı.
1836-37 yılında ilk romanı "Mister Pickwick'in Serüvenleri" yayınlandı ve okuyucular tarafından çok ilgi gördü. Sonra "Oliver Twist", "Nicholas Nickleby", "David Copperfield" ve "Kasvetli Ev" gibi birçok klasik romanı kaleme aldı. Romanlarında döneminin sosyal sorunlarını ve fakirliğin getirdiği zorluklara karşı duruşunu gözler önüne serdi.
Viktorya döneminde yaşayan Charles Dickens, İngiltere'nin endüstriyel devrimi sırasında ortaya çıkan sosyal değişimlere şahit oldu. Eserlerinde yoksulluk, sosyal adaletsizlik ve insan hakları konularını işledi. Bu gibi konularla verdiği mesajlar İngiliz toplumunda büyük bir etki yarattı.
Dickens'ın mutsuz bir evliliği oldu. Eşi Catherine Dickens'tan ayrıldıktan sonra genç oyuncu Ellen Ternan ile ilişki yaşadığına dair söylentiler çıktı. Bunun Dickens'ın imajı üzerinde olumsuz etkileri oldu. Ama bu ilişkiyi destekleyen yeterli kanıt olmadı.
Zeki bir yazar ve gazeteci olmasının yanında toplumsal sorunlarla ilgilenen bir aktivistti. Romanlarında yoksul insanların çektiği zorlukları, çocuk işçileri ve hatta köleliği ele aldı. 1849'da bir aktivist olarak çalışma koşullarının iyileştirilmesi için bir kampanya yürüttü. Düzenli olarak hayır kurumlarına bağış da yaptı.
9 Haziran 1870'te, İngiltere'nin Kent şehrindeki Gads Hill Place'deki evinde hayata gözlerini yumdu. 58 yaşındaydı. Ölüm nedeniyse inmeydi.
Dickens, çarşamba günü akşam yemeğinde fenalaşmıştı. İlk başta diş ağrısı çektiğine ve yakında iyileşeceğine inandı. Daha sonra yere yığıldı ve bilincini kaybetti. Bu geçirdiği felçten kurtulamadı ve ertesi gün öldü.
Haberler İngiltere genelinde yayılmaya başladığında tüm ülkeyi yasa boğdu. Dickens, İngiliz edebiyatının en sevilen ve saygı duyulan yazarlarından biri olarak kabul ediliyordu. Eserleriyse dünyanın her yerinde yüzlerce dilde okunuyordu. Dickens'ın ölümü, İngiltere ve dünya edebiyatı için büyük bir kayıp olarak görülür.
İngiltere'nin en büyük cenaze törenlerinden biri yapıldı. Cenaze geçidine binlerce kişi katıldı. Ünlü yazar Westminster Abbey'deki ünlü Yazarlar Köşkü'ne defnedildi.
Varlıklı bir adam olarak hayata veda eden Dickens, tüm servetini dokuz çocuğuna miras bıraktı.
Shakespeare hakkında da bilgi edinmek ister misiniz?
Charles Dickens İngiliz Edebiyatı'na Neler Kattı?
İngiliz edebiyatına büyük katkılarda bulunan ve kendi döneminin en popüler yazarlarından biri olan Charles Dickens, eserleriyle İngiliz edebiyatına birçok yenilik getirdi ve edebiyatın geleceğine büyük etkileri oldu.
Eserlerindeki karakterlere canlı ve gerçekçi bir anlatımla hayat verdi. Kitaplarını okurken karakterleri uzun zamandır tanıyormuşuz gibi hissi uyandırır. Birden aklımızda bir tiyatro sahnesi canlanır ve sanki yaşananlar gözümüzün önünde oluverir. Yani kısacası okuyucuların hayal güçlerini harekete geçirdi.
Ayrıca İngilizce dilini kullanma şekliyle de birçok yeniliği hayata geçirdi. Kelime oyunlarına yer verdi, doğal diyaloglar yazdı ve kendine özgü bir anlatım tarzı yarattı. Kelimelerini özenle seçti.
Eserlerinde İngiliz toplumunun sosyal adaletsizliklerine dikkat çekti. Fakir halkın yaşadığı zorlukları ele aldı. Sosyal eşitsizliği gözler önüne serdi. Viktorya dönemindeki yoksulluk, çocuk işçiliği, işçi sınıfının çalışma koşulları gibi konulara yer vererek okuyucularını bu sorunlar hakkında düşünmeye teşvik etti ve onları bilinçlendirdi.
Dickens, popüler kültürde de büyük bir etkiye sahip oldu. Eserleriyle o dönemdeki diğer sanatçılara da ilham verdi ve tiyatro oyunları, filmler, müzikaller gibi birçok farklı türde eserler ortaya çıktı.
Şimdi de Jane Austen'in eserlerini öğrenmeye ne dersiniz?
Oliver Twist Romanı
Charles Dickens'ın en ünlü eserlerinden biri olan Oliver Twist, İngiliz edebiyatının da en önemli romanlarından biri kabul edilir. İngiliz toplumunun yoksulluk, suç, sefalet ve insanlık dışı koşullarına dair bir eleştiri olarak görülür.

Roman, yetim bir çocuğun hikâyesini anlatır. Oliver, şanssız doğan bir çocuktur. Doğumundan hemen sonra annesi ölür. Babasıysa hiçbir zaman ortaya çıkmaz. Bir yetimhanede büyür. Hayatının büyük bir kısmında açlık çeker, istismar ve zulme maruz kalır. Bu acımasız koşullar nedeniyle de Oliver, İngiliz edebiyatının en ünlü karakterlerinden biri hâline gelir.
Oliver'ın ilk yetimhanesindeki yönetici Bay Bumble, romanın en ünlü karakterlerinden biridir. Kötü huylu, şiddete meyilli ve zevkine düşkün bir adamdır. Bumble, yetimhanedeki çocukları çıkarları için kullanır ve birçok çocuğu ölüme terk eder. Oliver, Bumble'ın zulmünden kurtulmak için Londra'ya kaçar. Buradaysa Fagin adlı bir suç örgütü lideri tarafından yakalanır.
Çete lideri Fagin, yasa dışı işler yaparak geçinir. Oliver, Fagin'in eline düşer. Böylece diğer çete üyeleriyle birlikte çalışmak zorunda kalır. Ama suç işlemekten nefret eder. Bir suçlu olmayı reddeder ve diğer çete üyelerinin onu kullanmasına izin vermez. Bunu fark eden Fagin ve diğer çete üyeleri, Oliver'ı öldürmeye karar verir.
Oliver'i nihayet bir polis kurtarır. Sonra da iyi kalpli Bay Brownlow onu evlat edinir. Onun yanında daha güvenli ve mutlu bir hayat yaşamaya başlar. Ama o sırada Fagin ve diğer çete üyeleri, Oliver'ı bulmak için araştırmalarına devam eder. Sonunda Oliver'ın saklandığı yeri bulur ve onu kaçırırlar. Oliver, kaçırıldığı sırada ağır yaralanır.
Ancak romanın sonunda, Fagin ve diğer çete üyeleri yakalanır ve suçlarından dolayı cezalandırılır. Fagin ölüm cezasına çarptırılır. Oliver ise mutlu bir şekilde hayatına devam eder.
Roman; yoksulluk, sefalet, suç ve insanlık dışı koşulların İngiliz toplumu üzerindeki etkilerini inceleyen bir eser olarak kabul edilir.
Ayrıca insanların doğuştan iyi veya kötü olduğu fikrini çürütür. Ana karakter Oliver, doğuştan iyi biridir ve suç dünyasının onu değiştirmesine izin vermez. Fagin ve diğer çete üyeleriyse toplumun onları kabul etmemesi nedeniyle suç işlemeye başlamıştır.
online ingilizce eğitim ihtiyaçlarınız için likle tıklayabilirsiniz.
"Büyük Umutlar" Eseri Neden Önemlidir?
"Büyük Umutlar", hayatın getirdiği zorluklara, insanın iç dünyasına ve insan ilişkilerine ayna tutar. Roman, bir yetim olan Pip'in, zengin bir adamın himayesi altına girmesiyle başlar. Bu olayla Pip'in hayatı tamamen değişir. Romanda karakterin maceralarına şahit oluruz.
Sınıf farklılıklarına, toplumsal yapıya ve eğitim sistemine bol bol yer veren bu romanı o dönemin şartlarının bir rehberi olarak görebiliriz.
Pip, hayatı boyunca yaşadığı deneyimler sonucunda sınıf farklılıklarının ne kadar acımasız olduğunu anlar. Eğitim sisteminin yetersizliğini ve toplumun dezavantajlı kesimleri için hayatın ne kadar da adil olmadığını görür. Bu şekilde Dickens aslında topluma önemli mesajlar vermişti.
Romanda insanların iç dünyalarını da görürüz. Daha önce bahsettiğimiz gibi bu romanda da karakterler önümüzde belirir. Dickens, muhteşem yazarlık becerileriyle hayal gücümüzü çalıştırır.
Pip, çevresindeki insanların görünen yüzlerinin ardında yatan gerçek yüzlerini keşfeder. Roman boyunca Pip'in kendisinin de içsel çatışmalarına şahit oluruz. Pip bu mücadelelerle kendini keşfeder.
George Orwell'ın kitaplarını da öğrenmek için linkteki makalemizi okuyun!

Adından da anlaşılabileceği gibi romanın asıl konusu "umut"tur. Pip, roman boyunca zorlu maceralar yaşarken hayatta kalmak ve başarılı olmak için umut etmek zorunda kalır. Romanın sonundaysa hayatın zorluklarına rağmen umudunu kaybetmeden hayatta kalmayı başarır. Bu da insanlara pes etmemeleri gerektiği mesajını verir.
Charles Dickens, insan doğasına ve toplumsal sorunlara tüm detaylarıyla değinir. Bu romanı aracılığıyla okurlara hayatın zorluklarını ve umudun gücünü anlatarak, yaşadıkları zorluklar karşısında umutlarını kaybetmeden mücadele etmelerinin önemli olduğunu gösterir.
İnsan ilişkileri de romanın vurguladığı konulardan biridir. Pip, çevresindeki insanlarla kurduğu ilişkileri ve bu ilişkilerin onun hayatında nasıl bir etki yarattığını keşfeder. Benliğini keşfetmeye başlar. Roman boyunca, yalnızlık, aşk, arkadaşlık ve sadakat gibi temaları da görebiliriz.
"Büyük Umutlar"da hem zengin hem de yoksul kesimlerin yaşadığı hayatları görürüz. Üstelik Dickens, bu hayatları tüm gerçekliğiyle ele almıştır. İnsanların hayatlarındaki değişimleri ve yaşadıkları zorlukları anlatarak okurlara birçok ders verir ve onları birçok konuda bilinçlendirir.
Bu romanı okurken kendimizi birden o dönemde bulabilir, bambaşka bir yolculuğa çıkabiliriz!









