İstanbul, sıradan bir şehil değildir; büyülü bir şehirdir. 39 ilçe, 15 milyon insan ve 1700 yılı aşkın tarih; bu ölçekteki bir şehri kavramak yerlisi için bile hala zor. Türkiyenin en büyük metropolünün sizi kuşatma ve gezintiye çıkarma gibi bir özelliği var. Dünyanın hiçbir yerinde İstanbul gibisi yoktur desek abartmış olmayız. İki kıtaya yayılan İstanbul, katmanlardan ve zıtlıklardan oluşan bir şehir...
Ayasofya ve Topkapı Sarayı gibi tarihi mekanlar, hareketli barlar ve hareketli kafelerle, çağdaş sanat müzeleri ve galerilerine kısa bir yürüyüş mesafesindeki Osmanlı döneminden kalma camilerle, popüler butiklerin yanıbaşındaki geleneksel halı mağazalarıyla İstanbul, bir güzellikler şehridir. Eski ve yeninin bir arada olduğu, modernin ve gelenkselin iç içe girdiği, özgün ve sıradışılığın bir gerekliliğik olduğu bu benzersiz şehir, asla hareket etmeyi bırakmaz. Siz dursanız da İstanbul asla durmaz!
İstanbul, çok sayıda bağımsız galeri ve yaratıcı restoranın yanı sıra Türkiye'nin ve dünyanın her yerine uçuşların yapıldığı transit merkeziyle ülkenin kültür başkentidir. Her mahallenin kendine özgü bir kimliği ve havası vardır ve İstanbul'da her şeyi görmeden haftalar geçirmek kolaydır. Ama onu bu kadar büyüleyici kılan da bu; her zaman sizi daha fazlası için geri çağıran bir şeyler olacak.
O halde bir fincan Türk kahvesi ve bir parça fıstıklı baklava sipariş edin ve bu büyüleyici metropolü keşfetmeye hazırlanın. Bu yazımızda İstanbul’a dair gezi detayları paylaşacağız...
İstanbul'a Gitmek İçin En İyi Zaman
Havanın aydınlık ve ılıman olduğu ilkbahar (Nisan-Mayıs) ve sonbahar (Eylül-Ekim) İstanbul'u ziyaret etmek için mükemmel zamanlardır. Nisan ayı boyunca kent genelinde Lale Festivali düzenlenirken kentteki parklar ve yeşil alanlar rengarenk ampullerle göz kamaştırıyor. Tarih öğretmenleri ile konuşarak tarihini dinlemek de ayrıca keyif verecektir.
İzmir için de söylediğimiz gibi, yaz aylarında şehir bunaltıcı ve çok sıcak oluyor ve sakinlerin çoğu mümkün olan en kısa sürede güneydeki plajlara kaçıyor, ancak hava biraz serinlediğinde sokaklar bütün gece canlıdır. Kışın gri ve yağmurlu olması İstanbul'u en buğulu haliyle gösteriyor.
Bilinmesi Gerekenler
Şehri keşfederken İngilizce, Arapça veya Farsça konuşulanları duymak sizi şaşırtmasın. Hiç Türkçe konuşmasanız bile Türk halkı genellikle oldukça yardımseverdir ve dükkan sahipleri (özellikle tarihi merkez Sultanahmet'te) sizi sık sık oturup, lale şeklinde küçük, koyu siyah bir fincan çay olan çayı paylaşmaya davet ederler.
Bu kalabalık şehirde kişisel alan genellikle bir lükstür; bu nedenle, otobüs beklerken veya sırada beklerken birisinin size çok yakın durduğunu hissederseniz şaşırmayın; burada bu normaldir. Boğaziçi Boğazı, Marmara Denizi'ni (ve buna bağlı olarak Akdeniz'i) Karadeniz'e bağlar ve bu nedenle önemli bir küresel nakliye rotasıdır. Banliyö feribotunuzun yanında yüzen devasa konteyner gemilerini görmek alışılmadık bir durum değil.
Eskişehir hakkında bilmeniz gerekenleri de yazdık! Merak ettiğiniz medeniyetleri ya da dönemleri anlamak için Superprof'ta bir tarih öğretmeni ile çalışabilirsiniz.
İstanbul'da Ulaşım Nasıldır?
Hem resmi hem de resmi olmayan karmaşık ama birbirine bağlı ulaşım araçları, İstanbul'da gezinmeyi kolaylaştırıyor. Yer üstü bir tramvay hattına ve iki fünikülere bağlanan, anlaşılır tabelalara ve modern araçlara sahip çok sayıda metro hattı bulunmaktadır.
Boğaziçi'nin altından geçen kıtalararası bir metro hattı olan Marmaray, şehrin Avrupa ve Asya yakalarındaki metro sistemini birbirine bağlıyor ve son zamanlarda şehrin her iki yakasındaki banliyölere kadar uzanacak şekilde genişletildi. Avrupa'dan Asya'ya gidip gelmenin en iyi yolu, gün boyunca düzenli bir programla istasyonlar arasında çok sayıda feribot hattının çalıştığı feribottur. Aradaki boşluklar ise sizi metroya, Marmaray'a ve vapurlara bindiren aynı İstanbulKart'ın ödediği şehir içi otobüslerle dolduruluyor.
Ayrıca şehir genelinde çeşitli güzergahlarda çalışan açık mavi minibüsler de bulunuyor. Dolmuş ve minibüsler nakit olarak ödenmekte olup ücreti gidilen mesafeye göre değişmektedir. Taksiler özellikle turistik bölgelerde bol miktarda bulunmaktadır. BiTaksi gibi uygulamalar doğrudan taksi çağırmak için faydalı olabilir.
Aya Sofya
Ayasofya, Bizans kilisesinden Osmanlı camisine, laik bir müzeye ve şimdi tekrar camiye kadar birçok kimliği bünyesinde barındıran bir yapıdır. Ziyaretçilerin Türkiye'deki cami kurallarına saygı duyması ve uygun giyinmesi gerekecek, ancak artık bir binanın en üst düzeydeki palimpsestini deneyimlemek için herhangi bir ücret ödenmiyor. Ünlü mozaik ve fresklerin bir kısmı kapalı olsa da birçoğu hala görülebilmektedir.
Topkapı Sarayı
Topkapı Sarayı'nın inşaatı, Osmanlıların Konstantinopolis'i ele geçirdiği 1453 yılında başladı ve yaklaşık dört yüz yıl boyunca imparatorluk gücünün ana merkeziydi. Harem, muhteşem mavi çinili duvarları ve odaları ile ek bir bilete ihtiyaç duyuyor ama buna değer.
Galata Kulesi
14. yüzyılda Cenevizliler tarafından inşa edilen Galata Kulesi, İstanbul silüetinin ikonik bir parçasıdır. Özellikle gün batımında şehrin en güzel manzaralarından bazılarını görmek için en tepeye çıkmalısınız.
Süleymaniye Camii
Süleymaniye Camii, Osmanlı mimarı Mimar Sinan'ın en görkemli İstanbul camisi olarak kabul edilir ve mimarın kendisi de buradaki türbeye gömülüdür. Karmaşık çinileri, devasa kubbesi ve avlusundan şehrin panoramik manzarasıyla Süleymaniye, İstanbul'un imparatorluk camileri arasında bir mücevherdir.
Kılıç Ali Paşa Hamamı
Zarif bir şekilde restore edilmiş tarihi bir binadır.
Kapalıçarşı
Ülkenin en çok ziyaret edilen yerlerinden ve en eski halk pazarlarından biri olan İstanbul, Türkiye'deki Kapalıçarşı'da geleneksel yemek takımları ve diğer ürünler satılıyor. İstanbul Kapalıçarşı, 60 caddeye ve 4000 mağazaya yayılmış, hareketli bir esnaf ve tüccar kovanını kapsayan, dünyanın en büyük ve en eski kapalı çarşılarından biridir. Geleneksel Türk halıları, altın ve gümüş takılar, deri eşyalar ve daha fazlasını almak için gelin; mutlaka oturup bir çay paylaşın ve pazarlık yapın.
İstanbul Üniversitesi yakınlarında da gezebileceğiniz pek çok mimari vardır.
Mısır Çarşısı
17. yüzyılda inşa edilen bu hoş kokulu kapalı çarşı, keskin sumaktan dumanlı urfa biberine ve Türk safranına kadar baharatlarla dolup taşıyor. Satıcılar ayrıca lokum, seramik ve diğer baharat dışı ürünleri de satıyorlar.
Arasta Çarşısı
Sultanahmet semtinin kalbinde yer alan bu pazar caddesi, kiraları yakındaki Sultanahmet Camii'nin bakımına yardım eden tarihi dükkanlara ev sahipliği yapıyordu. Artık satıcılar el dokuması peştamel (Türk havlusu), seramik, halı ve daha fazlasını satıyor.
İstanbul'un Popüler Semtleri
Aşağıdaki semtleri sadece yürümek için bile ziyaret edebilirsiniz.
Kadıköy: İstanbul'un Asya yakasında yer alan Kadı̧y, sanatçıların ve yaratıcıların mahallesidir. Parlak renkli duvar resimleri binaların duvarlarını süslerken sokaklar canlı barlar, şık üçüncü dalga kafeler, popüler butikler ve açık havada yemek yeme mekanlarıyla doludur. Kadı̧köy'de yaz geceleri gün batımında bira içen yerlilerle dolup taşan uzun bir sahil şeridi vardır. Şehir merkezinden sadece pitoresk bir vapur yolculuğu mesafesinde olan Kadıköy, İstanbul'un gençlerinin nasıl yaşadığını görmek için ziyaret edilecek mahalledir.
Kapadokyayı merak edenler için Nevşehir hakkında da bir makalemiz var!
Cihangir: Taksim Meydanı'na çok yakın bu popüler mahalle, görülmesi ve gezilmesi gereken yerlerden biridir. Modern butikler, bistrolar, kokteyller sunan rengarenk barlar ve şık kafelerle Cihangir, uzun zamandır modern Türklerin ve yabancıların kaynaştığı bir sahne olmuştur.
Beşiktaş: Avrupa Boğazı kıyısında, Dolmabahçe Sarayı'ndan sadece kısa bir yürüyüş mesafesinde yer alan Beşiktaş, yerel futbol takımına verdiği tutkulu destek ve çok sayıda pub'ıyla ünlü, hareketli bir mahalledir. Gece enerjisinin tadını çıkaran insanlarla dolup taşan hareketli ara sokakları keşfetmenizi tavsiye ederiz.
Karaköy: Eskiden nakliye depoları ve kamp mağazalarından oluşan ıssız bir şerit olan Karaköy mahallesi, son on yılda restoranlar, butikler ve sanat galerileriyle dolu renkli bir şerit haline geldi. Binalardan biri İstanbul'un önde gelen beş özel galerisine ev sahipliği yaparken, sadece birkaç adım ötede muhteşem Kılıç Ali Paşa Camii ve lüks hamamı bulunmaktadır.
Nişantaşı: Lüks ve üst düzey deneyimler için harikadır. Burada haute couture butikleri, Prada ve Louis Vuitton gibi lüks markaları ve şık restoranları bulabilirsiniz. Hemen yakınında, İstanbul'un merkezindeki birkaç parktan biri olan ve yürüyüş için ideal bir yer olan Maçka Parkı bulunmaktadır.
Türk şarkıcı Nil Karaibrahimgil’in şarkısında dediği gibi: “Buranın adı İstanbul, bir gözü hep açık uyur.” İstanbul’da kaybolmazsanız İstabul’u yaşayamazsınız.
Şimdiden iyi eğlenceler!
Bu yazıyı beğendiniz mi? Puanlayın!
Loading...
