Yön sormak önemlidir, ancak yön veren birini dinlerken kafanızın karışması da kolaydır. Bu, kendi ana dilinizde bile geçerlidir, dolayısıyla İngilizce yönergeler veren birini dinlerken dikkatli bir şekilde dikkat etmenin ne kadar önemli olduğunu tahmin edebilirsiniz! Birileri size verdiğinde yönergeleri hatırlamanıza yardımcı olacak birkaç öneri ve ipucu.
- Yön veren kişiden tekrar etmesini ve/veya yavaşlamasını mutlaka isteyin.
- Yardım etmek için, kişinin verdiği her talimatı tekrarlayın. Bu, hem caddelerin, dönüşlerin vb. adlarını hatırlamanıza hem de yön veren kişinin net talimatlar vermesine yardımcı olacaktır.
- Kişi rotayı anlatırken görsel notlar alın.
- Son durumda kafanızda tüm adresi toparlayıp baştan sona tekrar edin ve doğruluğunu teyit edin.
Her şeyden önce, yol tarif ederken sabırlı olmanız çok önemlidir. Aynı şekilde, yol tarifi rica eden taraf sizseniz de öncelikle selam vererek başlamak çok önemlidir.
Örnek Diyaloglar
- Excuse me. Is there a bank near here? (Pardon, yakınlarda bir banka var mı?
- Yes. There's a bank on the corner. (Evet. Köşede bir banka var.)
- Thank you. (Teşekkürler.)
- You're welcome. (Rica ederim.)
Diyalog 2
- Excuse me. Is there a supermarket near here? (Affedersiniz. Buralara yakın süper market var mı?)
- Yes. There's one near here. (Evet. Yakınlarda bir tane var.)
- How do I get there? (Nasıl giderim?)
- At the traffic lights, take the first left and go straight on. It's on the left. (Trafik ışıklarında ilk sola dönün ve düz devam edin. Solda.)
- Is it far? (Uzak mı?)
- Not really. (Aslında değil.)
- Thank you. (Teşekkürler.)
- Don't mention it. (Ne demek.)
Araba Kullanırken Yer Yön Sormak
Araba kullanırken yön sorduğunuzda alacağınız yanıtlar bir yayaya göre daha farklı olacaktır. Yaya iken yol bulmak daha kolay olabilirken arabayla dönüşleri kaçırmak büyük problem yaratabilir. Seyahatinize ek bir de mazot masrafıyla karşılaşmak istemiyorsanız, yolu bilen birinden yardım istemeniz akıllıca olacaktır. Navigasyona başvurmak her zaman mümkün olsa da, kimi zaman bize en kolay yolu göstermediklerine şahit oluruz. Bu nedenle, bir yerliden tarif almak çok daha mantıklı olabilir.
Arabayla seyahat ederken adres sormanız gerekirse size fikir verebilecek bu diyalog doğrultusunda hareket edebilirsiniz. İyice anladığınızdan emin olana kadar papağan gibi tekrar etmek ve teyit beklemekten asla çekinmeyin!
Örnek Diyalog
Bob: Excuse me, I'm afraid I can't find a bank. Do you know where one is? (Affedersiniz, banka bulamıyorum. Nerede olduğunu biliyor musunuz?)
Frank: Well, there are a few banks near here. Do you have a particular bank in mind? (Buraya yakın birkaç banka var. Aklınızda belirli bir banka var mı?)
Bob: I'm afraid I don't. I just need to withdraw some money from either a teller, or an ATM. (Yok. Bir vezneden veya ATM'den biraz para çekmem gerekiyor..)
Frank: Well, in that case, go straight ahead on this street until the third traffic light. Take a left there, and continue on until you come to a stop sign. (Peki öyleyse, üçüncü trafik ışığına kadar bu caddeden düz devam edin. Oradan sola dönün ve dur işaretine gelene kadar devam edin.)
Bob: Do you know what the name of the street is? (Caddenin adını biliyor musunuz?)
Frank: Yes, I think it's Abbotswell. Now, when you come to the stop sign, take the street on the left. You'll be on 8th Avenue. (Evet, sanırım Abbotswell. Sonra dur tabelasına geldiğinizde soldaki sokağa girin. 8. Cadde'de olacaksınız.)
Bob: OK, I go straight ahead on this street to the third traffic light. (Tamam, bu caddeden dümdüz üçüncü trafik ışığına gidiyorum.)
Frank: Yes, that’s right. (Evet, doğru.)
Bob: Okay, what’s next? ( Tamam, sonra?)
ingilizce özel ders seçenekleri için tıkla!
Frank: Well, continue on 8th Avenue for about 100 meters, past a supermarket until you come to another traffic light. Take a left and continue on for another 200 meters You'll see the bank on the right. (Başka bir trafik ışığına gelene kadar bir süpermarketi geçerek 8. Cadde'de yaklaşık 100 metre devam edin. Sola dönün ve 200 yarda daha devam edin. Sağda bankayı göreceksiniz.
Bob: Well, thank you very much for taking the time to explain this to me! (Bunu bana açıklamak için zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim!)
Frank: Not at all. Enjoy your visit! (Ne demek. İyi seyahatler!)
Bob: Thank you. (Teşekkürler.)
İngilizce Yer Yön Edatları
Sık kullanılan yer yön edatlarına bakalım!
- On: üstünde
- Near: Yanında, yakınında
- Under: Altında
- Between: Arasında
- Next to: Bitişik
- In front of: Önünde
- Behind: Arkasında
- Over: Üstünde, yukarısında
In / inside: içinde
- She is in her room. (Odasında./ Odasının içinde)
- My shoes are in the box. (Ayakkabılarım kutunun içinde.)
- He left the book in the drawer. (Kitabını çekmecede bıraktı.)
On : (bir yüzeyin) üzerinde
- There are 7 books on the table. (Masanın üzerinde 7 kitap var.)
- Your picture is on the wall. (Senin resmin duvarda.)
- I left 50 euro on the table. (Masanın üzerine 50 euro bıraktım.)
Near : yakınında
- My house is near the bank. (Evim bankanın yakınında)
- He stayed near the door. (Kapının yakınında durdu.)
- The park is near the bank. (Park bankanın yakınında.)
Next to : yanında
- She sits next to me in the class. (Sınıfta yanımda oturuyor.)
- They put the suitcase next to the bus. (Valizi otobüsün yanına koydular.)
- His bed is next to the window. (Onun yatağı pencerenin yanında.)
Under :altında
- She hides her key under the flowerpot. (Anahtarını saksının altına saklar.)
- The dog is sleeping under the chair. (Köpek sandalyenin altında uyuyor.)
- Had you put your book under mine? (Kitabını benimkinin altında mı unuttun?)
İngilizce Bilmenin Önemi
İngilizce, Uluslararası İletişimin Dilidir
İngilizce dünyada en çok konuşulan dil olmasa da 53 ülkede resmi dildir ve dünya çapında yaklaşık 400 milyon kişi tarafından birinci dil olarak konuşulmaktadır. Ama hepsi bu kadar değil, aynı zamanda dünyadaki en yaygın ikinci dildir. British Council'a göre, 2020 yılına kadar dünyada yaklaşık iki milyar insan İngilizce öğreniyor olacak.
Bu nedenle, başka bir ülkeden biriyle tanışırsanız, ikinizin de İngilizce konuşabilmeniz oldukça olasıdır. Size dünyaya açık bir kapı verir ve küresel vatandaşlarla iletişim kurmanıza yardımcı olur.
Tabii, yer yön zarflarını iyi öğrenmek kritiktir!
İngilizce Seyahat Etmeyi Kolaylaştırır
Daha önce çokça vurguladığımız gibi, İngilizce 53 ülkede birinci dil ve 118'den fazla ülkede ikinci dil olarak konuşulduğu için, bu dili öğrenmek her yere seyahat etmeyi çok daha kolay hale getiriyor. Gerçekten de, ana dilin farklı olduğu ülkeler de dahil olmak üzere, havaalanı duyuruları, tren tarifeleri, acil durum bilgileri ve sokak işaretleri genellikle İngilizce olarak mevcuttur. Dili konuşmadığınız bir ülkeye seyahat ederken, en azından biraz İngilizce anlayan birini bulmanızın neredeyse garanti olduğunu söylemeye gerek yok.
İngilizce, Her Şeye Erişimi Sağlar
Günümüzde pek çok film, dizi, kitap ve müzik İngilizce olarak yayınlanmakta ve üretilmektedir. İngilizceyi anlayarak, artık çevirilere ve altyazılara güvenmenize gerek kalmayacak. Bu ortamlara erişerek, İngilizce dinleme ve okuma becerilerinizi de sürekli olarak geliştireceksiniz. Tabii adres tarifi alıp vermek de kolaylaşacak!
İngilizce şu anda internetin dilidir. Her gün tahminen 565 milyon kişi interneti kullanıyor ve dünyanın en çok ziyaret edilen web sitelerinin yaklaşık %52'si İngilizce olarak görüntüleniyor. Bu nedenle, bu dili öğrenmek, internet içeriğinin yarısından fazlasına erişim sağlar ki bu başka türlü mevcut olmayabilir. İster eğlence ister iş için olsun, İngilizce biliyorsanız, online olarak daha fazla kişiyle bilgi alışverişinde bulunabilecek ve daha birçok materyal kullanabileceksiniz.
Seyahat etmeyi kolaylaştırması da bonus! Superprof'ta özel ingilizce dersi seçenekleriniz için yazımıza göz atabilirsiniz.
Bu yazıyı beğendiniz mi? Puanlayın!
Loading...
