İster Türkiye'de, ister anadili İngilizce olan bir ülkede iş görüşmesine giriyor olun, göz teması kurmak, soruları net şekilde yanıtlamak ve iyi bir izlenim bırakmak gerektiğini zaten biliyorsunuzdur. Peki ya anadiliniz İngilizce değilse, İngilizce bir mülakata nasıl hazırlanmalısınız?
Bu durumda fark yaratan en önemli şeyler, görüşmeye aktif şekilde hazırlanmanız, İngilizcenizi geliştirmeniz ve etkili bir şekilde iletişim kurabilmenizdir. Bunun için güçlü bir sözlü İngilizce seviyesine sahip olmanız şarttır.
Bu yazıda, İngilizce bir iş mülakatına hazırlanırken işinize yarayacak bazı ipuçlarını ele alacağız. Mülakat öncesi hazırlık süreci ve en yaygın mülakat sorularına birlikte göz atacağız.
Neden İngilizce Bir İş Mülakatına Girmek Gerekebilir?
İngilizce, dünya genelinde konuşulan ve farklı kültür ve geçmişlerden gelen insanlar arasında iletişim kurmak için kullanılan ortak bir dildir. Kökeni İngiltere olan bu dil, günümüzde ABD, Avustralya ve Kanada gibi birçok ülkede ana dil olarak konuşulmakta, daha da fazlasında ise ikinci dil olarak kullanılmaktadır.
Bu yaygın kullanım sayesinde İngilizce, uluslararası iş dünyasında da standart iletişim dili haline gelmiştir. Bu nedenle, ister yurt dışında bir pozisyona başvuruyor olun, ister uluslararası bir şirkette çalışmak istiyor olun, İngilizce bir iş mülakatına girmeniz oldukça olasıdır.
Günümüzde birçok kurumsal firma, adayların İngilizce seviyesini ölçmek için yazılı sınavlar uygulamakta ya da IELTS ve TOEFL gibi resmi dil yeterlilik belgelerini talep etmektedir. Ancak son yıllarda, özellikle uluslararası firmalar veya global pazarlarda faaliyet gösteren şirketler, işe alım süreçlerine İngilizce mülakatları da dâhil etmeye başlamıştır.
Her ne kadar İngilizce konuşulan bir ülkede yaşamayı planlamıyor olsanız da, çalışmak istediğiniz şirkete bağlı olarak iş görüşmeniz İngilizce yapılabilir. Bu noktada unutmamanız gereken en önemli şey, İngilizceyi bir beceri olarak edinmenin kariyerinizde size her zaman avantaj sağlayacağıdır.
İngilizce Mülakatta İyi Bir İzlenim Bırakmanın Yolları
Bir işe başvurdunuz, özgeçmişinizi gönderdiniz, genel yetenek sınavını geçtiniz ve şimdi mülakat sürecine davet edildiniz. Üstelik bu mülakatın tamamı ya da bir bölümü İngilizce olacak. Ana dili İngilizce olan kişiler için bile mülakatlar stresli ve yorucu olabilirken, İngilizce’yi sonradan öğrenen biri olarak ekstra bir baskı hissediyor olabilirsiniz. Başkalarının kendini daha iyi ifade edeceğini düşünüyor ya da bu alanda dezavantajlı olduğunuzu hissediyor olabilirsiniz.
Ancak şunu bilmelisiniz ki, mülakata çağrılmış olmanız zaten sizi en iyi adaylardan biri yapıyor. Bu aşamaya gelmiş olmak, büyük bir başarıdır. Artık odaklanmanız gereken şey, neleri yapabildiğiniz ve hangi becerilere sahip olduğunuzdur; yapamadıklarınızı düşünmek sizi yalnızca geri çeker. Görüşmeye çağrılmış olmanızın bir nedeni var, bunu unutmayın ve dil becerilerinizle ilgili güvensizliklerinizi bir kenara bırakın.
Şu anda diğer adaylarla eşit şansa sahipsiniz. Bu nedenle özgüvenli bir şekilde ilerlemeniz ve İngilizce bir mülakatın, temelde diğer mülakatlardan çok da farklı olmadığını unutmamanız gerekir.
Her işe alım sürecinde olduğu gibi, burada da amaç doğru adayı bulmaktır, yani şirkete katkı sağlayabilecek, birlikte büyüyebilecek birini. Bu bakış açısını benimseyerek, mülakat boyunca görüşmecinin ihtiyaçlarını nasıl karşılayabileceğinize odaklanmalısınız.
Bir mülakatın başarılı geçmesi büyük ölçüde, kendinizi ne kadar iyi ifade ettiğinize ve işe neden uygun olduğunuzu görüşmeciye nasıl aktardığınıza bağlıdır.
- Konuşmanıza özen gösterin: Akıcı, net ve kendinden emin şekilde konuşmaya çalışın.
- Soru pratiği yapın: Sıkça sorulan mülakat sorularına hazırlıklı olun.
- Kendinize zaman tanıyın: Cevap verirken acele etmeyin, düşünerek ve yapıcı konuşun.
- Sorulan soruları dikkatle dinleyin: Anlamadığınızda tekrar isteyin, dinlemek en az konuşmak kadar önemli.
- Duruşunuza dikkat edin: Dik oturmak güven verir.
- Jest ve mimikleriniz önemli: Abartıya kaçmadan destekleyici beden dili kullanın.
- Kelime seçiminiz etkili olsun: Uygun ve profesyonel kelimeler kullanmaya özen gösterin.
Bu unsurlara dikkat ettiğinizde, görüşmecinin sizi dinlemeye istekli olması ve sizi işe almak istemesi için güçlü bir zemin hazırlamış olursunuz.
İngilizce Mülakatta Kendinizi Nasıl İfade Etmelisiniz?
Evet, hepimiz “İngilizce anlıyorum ama konuşamıyorum” döneminden geçmişizdir. Ancak, ne kadar iyi bir İngilizce bilgisi beklense de, bu bir sözlü İngilizce sınavı değildir. Bu, şirketinize uyum sağlayıp sağlayamayacağınızı anlamaya çalışan biriyle yapılan samimi bir sohbet gibidir. Bu nedenle, konuşurken yavaş ve anlaşılır olmaya, telaffuzunuza dikkat etmeye özen gösterin. Gramer hataları yapabilirsiniz; önemli olan, söylediklerinizi karşı tarafın anlayacağı şekilde ifade edebilmenizdir.
Ne söylediğinizi biliyor olmanız, karşınızdakinin sizi anlayacağı anlamına gelmez. Bu yüzden önemli bilgileri tekrarlamak ve gerektiğinde etkili duraklamalar yapmak faydalı olacaktır. Zaten mülakata çağrılmış olmanız, işe alımcıların İngilizce seviyeniz konusunda aşırı takılmayacağı anlamına gelir; sizi diğer adaylardan biri olarak değerlendirirler.
Tabii ki, iletişiminizin net ve öz olmasına dikkat etmelisiniz. Anlaşılmayan bir şekilde konuşmak veya sürekli karşı taraftan tekrar etmesini istemek, hem sizin hem de mülakatı yapan kişi için süreci zorlaştırır. Bu yüzden mümkün olduğunca açık ve anlaşılır konuşmaya özen gösterin.
Sunumunuz İçin En İyi İpuçları
- İşveren veya işe alım yöneticisini nazikçe selamlayın.
- Takım elbise veya resmi kıyafetler giyin. İlk izlenim çok önemlidir!
- Dakik olun. Özellikle büyük şirketlerde en az on dakika önce orada olun. Resepsiyondan geçmeniz, kayıt yaptırmanız, kimlik kartı almanız ve mülakat odasına gitmeniz gerekebilir. Çevrimiçi yapılan görüşmelerde ise en azından birkaç dakika öncesinde, size gönderilen linkten bağlanın.
- Mülakat sırasında kendinizi tanıtmanız istenecek, ardından sizi daha iyi tanımak ve yeteneklerinizi değerlendirmek için sorular sorulacaktır.
- Mülakat sonunda, işe kabul edilmeniz durumunda çalışacağınız şirket veya pozisyonla ilgili sorular hazırlamayı düşünebilirsiniz. Bu, ilgilendiğinizi göstermek için etkili bir yöntemdir.
Mülakatta Kullanabileceğiniz İngilizce İfadeler ve Kelimeler
İş görüşmesi genellikle şirketin, işe alım ekibinin ve başvurduğunuz departmanın kısa bir tanıtımıyla başlar. Ardından ilk soru gelir: “Tell me about yourself” (Bana kendinizden bahseder misiniz?). Bu soru zor gelebilir çünkü oldukça geniş kapsamlıdır ve Türkçe konuşurken bile ne söyleyeceğinizi bilemeyebilirsiniz. Dolayısıyla bu soruya mutlaka hazırlanmanız ve yanıtınızı başvurduğunuz pozisyonla ilgili tutmanız önemlidir.
Örneğin, adınızı, mesleki durumunuzu belirtip, son iş deneyiminizden ya da eğitim geçmişinizden çok kısa bir özet yapabilirsiniz.
Eğer görüşmede fark yaratmak istiyorsanız, bu pozisyona nasıl ilgi duymaya başladığınızı ve bu rol için neden uygun olduğunuzu anlatabilirsiniz. Ayrıca, hayatınızı ve deneyimlerinizi anlatırken kullanacağınız İngilizce kelime ve ifadeleri iyi bilmelisiniz ki kendinizi doğru şekilde ifade edebilesiniz. Akıcı konuşmanız mülakatı yapan kişiler tarafından fark edilecek ve takdir edilecektir. Sunumunuzu yaparken tereddüt etmemeniz gerekir, fakat bu durum sizi aceleci olmaya da itmemeli. Zamanınızı iyi kullanın ve kendinizi yansıtın. Bu taktikler İngilizce sunumlarınız için de önemli ancak daha detaylı bilgiye ihtiyacınız varsa İngilizce sunum rehberimizi ziyaret edebilirsiniz!
İşte mülakat sırasında size yardımcı olabilecek bazı temel İngilizce kelimeler ve ifadeler:
- In my last job, I worked as... – Önceki işimde ... olarak çalıştım.
- I worked as a... – ... olarak çalıştım.
- I was an employee for... – ... şirketinde çalışandım.
- I worked full-time / part-time hours... – Tam zamanlı / yarı zamanlı çalıştım.
- I am a graduate from... university – ... Üniversitesi mezunuyum.
- I was responsible for... – ... görevlerinden sorumluydum.
- I am a match for this position because... – Bu pozisyona uygun bir adayım çünkü...
- In previous roles, I have... – Önceki görevlerimde... yaptım.
- I will add value to your company by... – Şirketinize şu şekilde katkı sağlayabilirim:...
- I am always building my skills, and I have recently studied / I am currently studying... – Sürekli kendimi geliştiriyorum, yakın zamanda ... eğitimi aldım / şu anda ... eğitimi alıyorum.
- I have developed my skills by... – Becerilerimi ... yoluyla geliştirdim.
- This position is in line with my long-term goals for my future. – Bu pozisyon, uzun vadeli kariyer hedeflerimle örtüşüyor.
Bu ifadeleri pratiğe dökerek, kendinizi hem profesyonel hem de özgüvenli bir şekilde ifade edebilirsiniz. Bu kalıplar işi aldıktan sonra yazılı iletişiminize de katkı sağlayacaktır, İngilizce mail konusunda yardıma ihtiyacınız olursa rehberimize göz atabilirsiniz!
İngilizce Bir İş Görüşmesinde Sık Sorulan Sorular ve Yanıt İpuçları
Her mülakat farklı olsa da, genellikle birçok görüşmede benzer sorular sorulur. Elbette mesleğinize ve deneyim seviyenize göre bu sorular değişebilir ancak aşağıdaki örnek sorular ve ipuçları, mülakat sürecine hazırlanırken size iyi bir başlangıç sağlayacaktır:
1. Tell Me About Yourself (Bana kendinizden bahseder misiniz?)
Bu soru neredeyse her görüşmede karşınıza çıkar. Görüşmeci, sizi ve özellikle iş deneyiminizi daha yakından tanımak ister. Bu soru, hobilerinizden, ilgi alanlarınızdan ya da çocukluğunuzdan ziyade profesyonel geçmişinizle ilgili olmalıdır. Yanıtınız, başvurduğunuz pozisyonla mümkün olduğunca bağlantılı olmalıdır. Pozisyonla alakasız deneyimlerden bahsetmemeye özen gösterin.
🎯Örnek yanıt: "I am a graduate from XYZ University, where I studied Business Administration. In my last job, I worked as a marketing specialist at ABC Company. I was responsible for creating and managing digital campaigns. I have developed my skills by working closely with both creative and analytical teams. I am always building my skills, and I have recently studied data analytics to better understand customer behavior."
Mülakatlarda İngilizce bağlaçlar kullanarak İngilizcenizi daha akıcı hale getirebilirsiniz:
2. Why Are You Interested In This Role? (Bu pozisyona neden ilgi duyuyorsunuz?)
Bu soruda, işin size neden çekici geldiğini ve bu rol için neden uygun olduğunuzu net şekilde açıklamanız beklenir. Pozisyonun sizde heyecan uyandıran yönlerini vurgulayın ve yetkinliklerinizle bu pozisyonun nasıl örtüştüğünü gösterin.
- Şirketin vizyonu, sektörü veya projeleriyle ilgili bir nokta belirtebilirsiniz.
- Sahip olduğunuz becerilerin ve önceki deneyimlerinizin bu rolün gereklilikleriyle nasıl eşleştiğini açıklayın.
🎯Örnek yanıt: "This position is in line with my long-term goals for my future. I am a match for this position because I have both the creative mindset and the analytical skills needed. In previous roles, I have led successful marketing campaigns, and I believe I can bring that experience here."
3. Why Are You Leaving Your Current Job? (Mevcut işinizden neden ayrılmak istiyorsunuz?)
Bu soruyu yanıtlarken kesinlikle olumsuz ve şikayet edici bir dilden kaçınmalısınız. Önemli olan, yeni bir fırsat arayışınızı profesyonel ve olumlu bir şekilde ifade edebilmenizdir. Mevcut pozisyonunuzda artık gelişim imkânı kalmadığını ve yeni bir öğrenme, katkı sağlama ve gelişme alanı aradığınızı belirtebilirsiniz.
🎯Örnek yanıt: "I am looking for new challenges where I can continue to grow professionally. While I have enjoyed working at my current job, I feel that I have reached a point where I need more opportunities to develop. This position offers the kind of environment and responsibilities I am looking for."
4. Why Would You Be A Good Fit For This Company? (Bu şirkete neden uygun bir aday olduğunuzu düşünüyorsunuz?)
Birçok adayın çekindiği bu soru, aslında doğru hazırlandığınızda sizi bir adım öteye taşıyabilir. Önemli olan, abartıya kaçmadan kendinizi şirketin kültürü ve hedefleriyle nasıl örtüştürdüğünüzü gösterebilmenizdir. Bu soruya hazırlanmak için şirketin misyonunu, vizyonunu, sektördeki yerini araştırın ve sahip olduğunuz deneyimlerin bu yapıya nasıl katkı sağlayacağını somut örneklerle açıklayın.
🎯Örnek yanıt: "I am a match for this position because I understand the company’s goals and values, and I believe in its mission. In previous roles, I have worked in fast-paced environments and successfully managed multiple projects. I will add value to your company by bringing fresh ideas and a strong work ethic."
5. What Are Your Strengths And Weaknesses? (Güçlü ve zayıf yönleriniz nelerdir?)
Zorlayıcı bir soru olarak kabul edilen bu soru, öz farkındalığınızı ölçmek için sorulur. Amaç, kusursuz olmadığınızı bilmeniz ve zayıf yönlerinizi nasıl yönettiğinizi göstermenizdir. Bu soruya cevap verirken aşırıya kaçmayan, gelişime açık bir zayıf yön seçin. Bunu nasıl yönettiğinizi, hangi güçlü yönlerinizle dengelediğinizi anlatın.
🎯Örnek yanıt: "One of my strengths is communication. I have developed my skills by presenting to different audiences and working in cross-functional teams. I am also very organized and detail-oriented. As for my weakness, I sometimes focus too much on details, but I am learning to balance perfectionism with efficiency."
İngilizce mülakatlarla alakalı uzman tavsiyesi almak isterseniz aşağıdaki podcast'i dinleyebilirsiniz!
İngilizce Mülakatta Başarılı Olmak İçin 6 İpucu
CV’nizde İngilizce seviyeniz konusunda dürüst olun. Seviyenizi olduğundan yüksek göstermek, mülakat sırasında sizi zor durumda bırakabilir ve stresi artırabilir. İşte mülakatta başarılı olmak için kullanabileceğiniz ipuçları:
- Klasik sorulara vereceğiniz yanıtları önceden çalışarak hazırlan.
“Kendinizi tanıtır mısınız?” gibi sık sorulan sorulara güçlü yanıtlar hazırlayın. - Sektöre özel terimleri ve önceki pozisyonlarınıza ait İngilizce kelimeleri gözden geçirin.
Bu, hem daha profesyonel görünmenizi sağlar hem de kendinizi daha iyi ifade etmenize yardımcı olur. - Kulağınızı İngilizce’ye alıştırın:
İngilizce dizi ve film izleyerek günlük dile aşinalık kazanın. - Aksan konusunda endişelenmeyin.
Önemli olan anlaşılır ve net konuşmanızdır. İyi bir aksanla konuşmaktan çok, kendinizi açık ve doğru ifade edebilmek önceliklidir. - Sorunun tekrar edilmesini istemekten çekinmeyin.
Anlamadığınızda nazikçe tekrar isteyin. Ana dili İngilizce olan kişiler bile bunu zaman zaman yapar. - İlgili olun: Şirketle ilgili sorular sorun.
Ekip yapısı, çalışma saatleri, şirketin büyüklüğü gibi konularda merakınızı gösterin. Bu, pozisyona olan ilginizi açıkça ortaya koyar.
Başarılar!
Bu yazıyı beğendiniz mi? Puanlayın!
Loading...
